Çözüm kantine 'ASMAK'ta…

Sıla Arabacıoğlu/Yeni İzmir-Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısının kendini en güçlü hissettirdiği zaman diliminde okulların açılmasıyla birlikte tartışılmaya...

Çözüm kantine 'ASMAK'ta…
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Sıla Arabacıoğlu/Yeni İzmir-Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısının kendini en güçlü hissettirdiği zaman diliminde okulların açılmasıyla birlikte tartışılmaya başlanan çocukların sağlıklı ve yeterli beslenmesinde çözümün devlet değil, vatandaş olduğu ifade edildi. 5 yıl boyunca Buca Tuğsavul İlkokulu’nda Okul Aile Birliği Başkanlığı yapan Hülya Bişirici ‘Askıda Ekmek’ uygulamasının kantinlerde de yaşama geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Maddi imkanı olan ailelerin durumu olmayanlar ailenin çocuklarına  destek vermesiyle, sorunun aşıla bilineceğini söyledi. Sorun değil, çözüm odaklı olunarak problemin ortadan kalkacağını kaydetti.

“ÇOK ÜZÜCÜ OLMALI”

Okul Aile Birliği Başkanlığı yapan Bişirici, çocuğuna günlük en az 50 TL para verdiğini hatta bazen de bu paranın 100 TL’yi bulduğunu belirterek, “Bu parayı ben verebiliyorum. Ancak veremeyen anne babaların çocukları karşısında kaldıkları konumu düşünemiyorum. Çok üzücü olmalı” ifadelerini kullandı.

Bu ekonomik şartlar altında çocukların sağlıklı ve yeterli beslenmeleri için çözümün olmadığını dile getiren Bişirici, “Bence çözümün olması imkansız. Ben bilinçli bir veliyim. Yıllar önce iki kızım okurken kantin fiyatları sabitti. Ancak kendimce bir çözüm bulmuştum. Kantinler, Okul Aile Birliği’nin elindedir ve ihaleye girilmeden önce de verilme yetkisi vardır. Ben bir şart getirmiştim. Her sınıftan durumu iyi olmayan öğrencilerin belirli bir sayıda tost, meyve suyu ve su ücretlerinin karşılaşması halinde kantinin Milli Eğitim Bakanlığı’ndan onaylanması için çalışacaktım. Bu durumu da gerçekleştirdik. Her sınıftan durumu iyi olmayan, maddi imkanı yetersiz olan öğrencilere 5 yıl boyunca bu yardımı sağladık. Ben böyle bir çözüm bulmuştum” dedi.

RENCİDE ETMEDEN

Özellikle çocukları rencide etmeden bu yardımın yapıldığını söyleyen Bişirici, “Öğretmenlerimizle birlikte durumu iyi olmayan öğrencileri belirledikten sonra bizler hiç devreye girmeden, öğretmenlerimiz öğrencileri yanlarına çağırıp ‘Kantinci abi sana tost ve meyve suyu verecek’ diyordu. Bu durum çocuklar ve öğretmenleri arasında bir oyun, hediyeleşme gibi oluyordu” diye konuştu.

İMECE USULÜ

Aynı zamanda Bişirici, “Okul Aile Birliği olarak tiyatro gelirlerinden maddi durumu iyi olmayan öğrencilerin okul formalarını ve kırtasiye masraflarını da karşılıyorduk. Kış için yırtık botları olan öğrencilere hayırseverler ile birlikte botların alımı noktasında da destek oluyorduk. Yardımın çocuklar arasında bilinmemesi de bizim için çok önemliydi” dedi.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme