'Cumhuriyet'in ilk yılları sağlık sistemine örnek'

Turgay Kılıç / YENİ İZMİR-Sağlıkta yaşanan gelişmeler hakkında Yeni İzmir gazetesine konuşan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Türkiye’deki sisteminin sil baştan yenilenmesi gerektiğini savundu. Sağlıkta yaşanan ve her geçen gün artan, çözümsüz kalan sorunlar nedeniyle tıkanma noktasına gelindiğine vurgu yapan Doğruyol, sağlıkta ilk adımının önleyici sağlık hizmeti olduğuna işaret ederek “Bunun için aşılama hizmetini dört dörtlük verilmeli. Vatandaşın sağlığını olumsuz etkileyen nişasta bazlı besinler başta olmak üzere kanser yapıcı her türlü katkı maddesi olan gıdalar yasaklanmalı. Vatandaşın yüzde 80’i yiyeceklerinden sağlıksız. Bu sayede kanser ilaçları için yurt dışına milyonlarca lira ödüyoruz” dedi.

‘HASTALIKLAR ARTIYOR’

Vatandaşın sağlığının korunamadığını savunan Doğruyol, ‘Sağlıkta dönüşüm’ sisteminin de ticarileşmeyi teşvik ettiğini dile getirerek, “Sağlık politikaları sonucunda koruyucu sağlık hizmetleri olan birinci basamak sağlık hizmetlerine önem verilmeyince sağlıksız bir toplum oluşuyor. ‘Sağlıkta performans sistemi’ de ameliyat, yatan hasta ve hastaneye başvuru sayılarının her yıl artarak devam etmesine etki ediyor. Hastanelere başvurudaki artış övünülecek bir rakam değil. Asıl olan vatandaşın sağlıklı beslenmesini, hasta olmamasını sağlamak ve nitelikli sağlık hizmeti vermek. Ama bugünkü sistem bunu pek sağlamıyor. Bir kişinin yılda ortalama 10 kez doktora başvuru yaptığı ülkemizde, 13 milyondan fazla hasta yatarak tedavi görüyor ve 6 milyona yakın kişi de ameliyat oluyor. Hastanelere yoğun başvuru ve personel yetersizliği muayeneleri 5 dakikaya kadar düşürdü. Nitelikli sağlık hizmeti sunulamaması, alım gücü düşen vatandaşın dengeli ve sağlıklı beslenememesi hastalıkların artmasına sebep oluyor” açıklamalarında bulundu.

‘ÖRNEK ALINMALI’

Sağlık sisteminin yapılandırılması gerektiğine ve bu yenilenmede Cumhuriyet’in ilk yıllarının örnek alınması gerektiğine işaret eden Doğruyol, “Cumhuriyet’in ilk yıllarında ‘Ana Çocuk Sağlığı Merkezleri’miz, verem savaş gibi branş hastanelerimiz vardı. Köylerimizde ‘sağlıkevi’ ebelerimiz, sağlık hizmeti vermesinin dışında o köylerdeki kadınların diğer sağlık sorunlarına destek olurlardı. Köylerde dahi işleyen önleyici sağlık sistemini değiştirdik; ebeleri çektik, taşımalı sistemde öğretmenleri de çektik köylerde memur olarak sadece imamlar kaldı” dedi.

İTHAL DOKTOR

Doğruyol, doktorların artık Tıpta Uzmanlık Sınavı’ndan (TUS) çok Yabancı Dil Sınavı’na (YDS) ilgi gösterdiklerini belirterek “Yetişmiş doktor ve hemşireler yabancı dil kurslarına akın ediyor. Yurt dışına çıkan sağlıkçı sayısı artıyor. Bu ülkeye yazık günah. Yakında üçüncü dünya ülkelerinden doktor ithal edeceğiz. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ‘Türk vatandaşı olmayanları kamuda doktorluk yaptırmıyoruz’ ifadesine göre İranlı, Suriyeli doktorlara aynı zamanda vatandaşlık veriyoruz. Sağlık sistemi içerisinde bu kişiler var” dedi.