Dernek kurdular, ekonomik kalkınmaya çare arıyorlar

İzmirli İş İnsanı Ahmet Kiraz'ın İzmir Şube Başkanı olduğu Genç Girişim ve Yönetişim Derneği, birbirleriyle ticareti...

İzmirli İş İnsanı Ahmet Kiraz’ın İzmir Şube Başkanı olduğu Genç Girişim ve Yönetişim Derneği, birbirleriyle ticareti öncelikleyen üyeleriyle, ekonomik canlanmayı amaçlıyor. Ahmet Kiraz ile hem kendi girişimcilik deneyimlerini hem de derneğin çalışmalarını konuştuk;

-Sizi tanıyabilir miyiz?

Aile işimiz olan su arıtma konusunda 1986’dan beri çalışıyorum. Babam İtalya’da örneklerini görmüş. Su arıtma cihazı üretimine başladık. Teknolojisi bize ait. Satışı da kendimiz yapıyoruz. Evsel ürünlerle küçük bir atölyede üretime başladık, fabrika düzeyine geldik. Endüstriyel ürünler de ürettik. Markamız Nursu değerli marka haline geldi. Nursu üretim, Arıtıcı Ltd. pazarlama satış şirketlerimizdi. 2006’da faaliyetleri Arıtıcı Ltd’in çatısı altında birleştirdik. Endüstriyel ürünlerde  proje işleri yapıyoruz. Satış konusunda bayiliklerimiz var. Bünyemizde  proje ekibi oluşturduk. Bir tesis kuruluyorsa, suyun kaynağı hakkında detaylı bilgi alıp, oraya uygun su arıtma projesi hazırlıyor ve kuruyoruz.

-STK çalışmalarınız nasıl başladı?

İZSİAD’ta görev aldım. Alaattin Yüksel, Hüseyin Porsuk, İrfan Erol ve İlknur Denizli ile çalıştım. 3 dönem yönetimde görev aldım. Ege Teknik Müdürler Derneği’nde üyeyim. Otellerin mekanik ve teknik sorumlularının üye olduğu bir dernek. Mesleki işbirlikleri yapıyoruz. Ankara merkezli Genç Girişim ve Yönetişim Derneği ile tanıştım. 9 Eylül 2022’te İzmir şubesini açtık.

-Genç Girişim ve Yönetişim Derneği’nin amacı nedir? Nasıl çalışıyor?

GGYD, Ankara merkezli dernek. Toplam 900 üyesi, 4 şubesi var. İzmir, Bursa, Konya, Çorum. 5. şube Eskişehir’de açılıyor. Toplam 1250 üyesi var.  Burası bir network derneği. 90’a yakın sektörü biraraya getiren, firmaların birbirleriyle sıcak satış yapabildikleri, canlı iletişim kurdukları organizasyon. Telefonlarımızda program var. Kayıt üzerinden iletişim kuruyoruz. Ulaşamıyorsak, bunun yaptırımları var. Üyelikten atılmaya kadar gidebiliyor. Aradığımız üye, öncelikle cevap verecek, konuyla ilgili bilgi verecek, ticaret yapıyorsak indirim verecek.  Üyeleri arasında sıcak satış yaptıran, ticari ilişki kurduran bir dernek. Etkinlikler, seminerler, toplantılar, B2B’ler düzenleniyor. Kahvaltılar düzenleniyor.

“İŞTE FIRSAT” TOPLANTILARI ÜYELERİ ETKİN OLMAYA ZORLUYOR

-Bu hedefler nasıl gerçekleştiriliyor?

Alt kurullar var. Üyelerin kurullara katılım zorunluluğu var. Bizi sürekli çalıştıran, yeni ilişkiler kurduran, yenilikler yaptıran bir organizasyon. “İşte Fırsat” toplantıları adı altında isim hakkı bize ait toplantı organizasyonları var. Yılda 6 tane yapılıyor. En son Konya’da yapıldı. Özgür Demirtaş konuktu. 300 kişi geldi, dinledi. Soru cevaplı bir etkinlik oldu. Bu tür etkinlikler üyeleri aktif olmaya zorluyor.

İş hayatı ile ilgili gelişmeler olduğunda dernek hemen aksiyon alabiliyor. Her dernekte bu söylenir ama uygulanamaz. Bizde gerçekten uygulanıyor. Rozetler çıkıyor, takımlar konuşulmuyor. Tamamen ticari hayatımızla ilgili konuşarak nasıl değişebiliriz, nasıl gelişebiliriz bunu tartışıyoruz. Ortak fikir geliştiriyoruz. Kamuoyuna açıklanması gerekiyorsa genel başkanımız dernek adına yapıyor.

-İzmir Şubesi hakkında bilgi verir misiniz?

Kurucu başkanımız Levent Çeker, İlkay Karapınar  ile birlikte 3 kurucu üyeyiz. 90 üyemiz oldu, 43 adet yeni başvuru var. Yakında 100 üyemiz var diyebileceğiz. Bunları kriterlerimize göre değerlendiriyoruz. Kriterlerimiz var. Ahlaki değerler öncelikli. Ticarette önemli. Üye oldunuz ama bazı hareketleriniz rahatsızlık veriyor. Diğer üyelerimizin olumsuz etkilenmesi söz konusu. Bir üyemiz, başka bir üyemizle ticari ilişki kuruyor ve kazık yiyor ya da yanlış bilgilendiriliyor. Eğer iyi üye seçimi yapılmışsa üyelerin birbirine zararı olmaz. Bu yüzden ticari ahlak, güvenilirlik konularını araştırıyor ve titiz davranıyoruz.

-Şube olarak yaptığınız etkinlik var mı?

Prof.Dr. Coşkun Küçüközmen hocamızın katıldığı bir etkinlik düzenledik. 120 konuk vardı. Dışarıdan da konuk kabul ettik. Üyeler canlı etkinlikler dışında whatsapp kanallarında, telefonlarda buluşuyorlar. Kendi etkinlik ve açılışlarını paylaşıyorlar. Toplumsal olaylara ortak tepki konabiliyor. Depremde çok güzel yardımlar topladık. Birleşme gücü yüksek bir dernek. Doğru insanı da seçiyorsanız bu dernek sizin şifreniz oluyor. Buraya gönüllülük esası ile geliyoruz. Bütçemizi doğru yerlere harcıyoruz.

-Uygulamada olan yardım projeleriniz var mı?

“Nilüferler Yetişiyor” adında kız öğrencilerin üniversite eğitimi için yürüttüğümüz burs kampanyası var. Derneğe girdiğimde 100 öğrenci vardı. Başvurular  farklı parametrelerde inceleniyor. Ekonomik gücü yerinde olmayan, çalışkan, başarılı çocuklarımızı destekliyoruz. 250 öğrenciye ulaştık. 50’si deprem bölgesinden. Deprem sonrası burs verdiğimiz erkek öğrenciler de var. Yüzde 95 kız. Önce kız çocukları, kız çocukları dolduramıyorsa erkek çocuklara da veriyoruz. Bütçe dahilinde bir nebze de olsun destek olmaya çalışıyoruz. Şubelerin olduğu illerden başvuru alıyoruz. Başvurulara üyelerimiz aracılık ediyor.

EKONOMİK HAYATI NASIL CANLANDIRABİLİRİZ SORUSUNA YANIT ARIYORUZ

-GYYD İzmir Şubesi olarak hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?

9 Eylül’de ikinci yılımızı dolduruyoruz. Seçilmiş iş insanlarımızla İzmir’de 150 üyeye çıkmak istiyoruz. 9 Eylül’de 2.kuruluş yıldönümüne güzel bir organizasyon ile hazırlanıyoruz. Ankara’nın desteği ile  İşte Fırsat toplantısı, B2B yapacağız. Şube olarak ivme kazandık, daha ne yapabiliriz dedik. İzmir’in başarılı iş insanları dernekleri, İzmir bürokratları, belediye başkanlarımızı ziyaret edeceğiz. Eylül’den itibaren daha aktif olacağız. Ekonomik hayatı nasıl canlandırabiliriz sorusuna yanıt arıyoruz. Nasıl aksiyon planı alabiliriz bunu bulmaya çalışıyoruz. Üyelerimiz ve İzmir iş dünyasının ticaretini canlandırmak istiyoruz.

-Türkiye’nin genel ekonomik profiline bakışınız nasıl?

Belli insan grupları, belli partilere oy veriyor. Çatışmasız iletişimden doğalı yok. Bu bile rahatlatıyor. Güven olmadan sağlıklı ekonomik-sosyal yapı kurulmaz. Tamam ekonomik arıza var. Biri farkedecek, kararlar alacak. Karar alıcı bunları uygulayacak. İstek, ruh lazım. “Bıktım” değil “yapmak istiyorum” demek lazım. Şimdiki tablo korkutuyor, ürkütüyor. Dernek olarak korkuları gidermek, yol göstermek, kapı açmak istiyoruz. İletişimi, arkadaşlığı, işbirliğini kullanıyoruz. Temelinde iyi niyet ve enerji var. Çarpıklığı, korkaklığı böyle giderebiliriz. Risk almayı tavsiye ediyorum. Ekonomik sıkıntıyı gidermek için alınacak kararlar ağır yükler getirecekBu yükleri taşıyabilen devam edecek. Düzenli ekonomik sistemle yola devam edeceğiz. İş hayatına atılmışsanız, riskleri, zorlukları gözü alıyorsunuz. İş yapmadan önce gönüllülük esasıyla istihbarat yapıyoruz. İşin uzmanlarını konuk edip, ufkumuzu genişletmek istiyoruz.

Arkadaşlarımızı dinliyoruz. Yine de gardını düşüren yok. Herkes sabır dönemine geçti, riski minimize ederek çalışıyor. Tecrübelerimizi aktarıyoruz. Aksiyon alırken fikirler veriyoruz. Yönlendirme yapıyoruz. Bir STK’da yer almanın anlamı bu. Birbirimizi kolluyoruz, yol açıyoruz, uyarıyoruz.

-İş alanınız alan su problemi konusunda değerlendirmeniz nasıl?

Türkiye su cennetiydi. Su varlıklarımızı hor kullandık hala da hor kullanıyoruz. Sokak suluyorlar, araba yıkıyorlar. Su tüketimi bilinci yükseltilmeli. Fabrikada üretilecek bir ürün değil. Hayat için temel ihtiyaç. Vücudun da dünyanın da yüzde 70’i su. Suyla vazgeçilmez bir ilişkimiz var.

Tasarruf tedbirlerine öncelik verilmeli. Suyun eldesiyle ilgili çalışmalar pahalı. Su şartları iyileşeceğine kötüleşti. İnsanlar bilinçlenmiyor. Daha iyi su kullanmaları gerektiğini biliyorlar ama suyun kalitesi kaynağında bozuk. Arıtma çağındayız. Su iyileştirmeye önem verilmeye başlandı ama kaynak kalmadı. Belediyeler yatırım yapıyor ama yetmiyor. Tasarruftan başka çare yok. Doğru kaynağı doğru yerde kullanmak zorundayız.

HÜSNİYE SEVAL ACUN

Bakmadan Geçme