• Haberler
  • Gündem
  • Dile getirilemeyen kabus… HPV aldatıldım virüsü değildir!

Dile getirilemeyen kabus… HPV aldatıldım virüsü değildir!

Aysun Güler/YENİ İZMİR- Çoğunlukla cinsel temas ile bulaşan HPV enfeksiyonu özellikle kadınları etkilemekle birlikte erkekleri de...

Dile getirilemeyen kabus… HPV aldatıldım virüsü değildir!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Aysun Güler/YENİ İZMİR- Çoğunlukla cinsel temas ile bulaşan HPV enfeksiyonu özellikle kadınları etkilemekle birlikte erkekleri de tehdit ediyor.

HPV enfeksiyonundan bahseden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bal, ‘‘200’e yakın HPV virüs türü var. Bunların bazıları iyi huylu olurken, bazı türleri de kansere neden olabiliyor. İyi huylular genellikle siğil şeklinde kendini belli ederken, kötü huylu olanlar özellikle rahim ağzı kanserine neden oluyor. Önceden tespit edilebilir enfeksiyonlar olduğu için simir ve HPV testinin birlikte uygulanması hayat kurtarıcı oluyor’’ dedi. HPV enfeksiyonun sadece kadınları değil erkekleri de tehdit ettiğinin altını çizen Bal, erkeklerde özellikle penis kanserinin nedenlerinden biri olarak HPV’yi gösterdi.

Haber

 Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bal 

 “ALDATILMA KRİTERİ DEĞİL”

HPV enfeksiyonunun belirtilerinden bahseden Bal özellikle ele gelen kaşıntılı birden fazla lezyon oluşumunda mutlaka uzman hekime danışılması gerektiğini ifade etti. Bal, ‘‘Kadınların, kadın doğum hekimine erkeklerin de mutlaka üroloji doktoruna görünmesi gerekiyor’’ şeklinde konuştu. Mehmet Bal, HPV enfeksiyonunun yüzde 99 cinsel yolla bulaştığını söyledi. Bal, ‘‘Başka bir yolu yoktur. Ne zaman bulaştığı tespit edilemez. Kişide enfeksiyon tespit edildiğinde başka biriyle kısa süre önce birlikte olduğu anlamına gelmez. 20 yıl önce vücuda yerleşen bir enfeksiyon, hiç belirti göstermeden kişinin bağışıklığı düştüğünde ortaya çıkabilir. Hastaların aldatıldıkları anlamına gelmiyor’’ dedi.

‘‘UMUMİ TUVALETLERDE BULAŞ OLMUYOR’’

Umumi tuvaletleri bulaş yolu olarak görmediklerini vurgulayan Bal, ‘‘Umumi tuvaletlerden bulaş olabilmesi için çok fazla sürtünme gerekiyor. Bilinenin aksine bulaşta çok fazla rol oynamıyor. Genellikle 18-35 yaş arasında cinsel hayatın olduğu kişilerde görünüyor’’ şeklinde konuştu. HPV enfeksiyonundan korunma yollarını da anlatan Mehmet Bal, ‘‘En iyi korunma yöntemi tek eşlilik. Onun dışında korunarak birliktelik bile bulaşı engellemiyor. Testis yolu ile bile bulaşabilme ihtimali çok fazla olarak karşımıza çıkıyor. Simir testi senede bir, HPV testi ise 5 yılda bir rutin olarak yaptırılmalı. Ayrıca HPV aşının da koruyuculuğu çok yüksek kötücül olan dokuz tür HPV virüsüne karşı etkili’’ dedi.

Haber

Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Seral Çelik

KIZ ÇOCUKLARINA BİN AŞI!

Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Seral Çelik HPV aşısına yönelik farkındalık yaratmayı amaçlayan çalışmalarından bahsetti. Çelik, ‘‘Dernek olarak jinekolojik kanserler üzerinde çalışıyoruz. Ağırlıklı çalışmalarımız farkındalığı artırmaya yönelik. Türkiye’de her yıl yaklaşık 3 bin kadın rahim ağzı kanseri tanısı alıyor. Yaklaşık yüzde 95’i HPV’den kaynaklanıyor. Sadece kadınlara değil erkeklere de etki eden bir virüs olan HPV’de koruyucu aşı kullanımı da oldukça önemli. Biz HPV aşısında farkındalık yaratmak için bundan bir yıl önce bir kampanya başlattık. Alya Dormen kampanya yüzümüz oldu. HPV aşısına yönelik bir dans gerçekleştirdi. Biz de 2 doz şeklinde bin aşıyı kız çocuklarına bağışladık. Kampanyamızın adı da ‘Kızıma İyi Gelecek’ oldu. Maddi gücü olmayıp talepte bulunan ailelerin kız çocuklarına bu aşıyı hediye ettik’’ şeklinde konuştu.

“AİHM’YE KADAR YOLU VAR”

HPV aşısının ulusal aşı takvimine alınması için verdiği hukuk mücadelesini anlatan Av. Süreyya Kardelen Yarlı şu ifadeleri kullandı: Güvenli cinsellik, kadın hakları konusunda uzunca zaman çalışıyordum. HPV konusunda önceden bilinç sahibiydim. Dava sürecinden çok önce HPV aşımı olmuştum. Davayı açmam ise müvekkillerim ve tüm kadınlar adına gerçekleşti. Alanım içine girince, HPV sayıları artmaya başlayınca bunu hukuki anlamda nasıl bir mücadeleye taşırız diye düşündük. 2021’in sonunda dava açtık. 2 türlü dava açtık, ilki müvekkillerimizle SGK’ya olunan aşının iade alınması yönündeydi ikincisi ise İlayda Öner ile birlikte Sağlık Bakanlığı’na iki farklı dava açıp, HPV aşısının, ulusal aşı kampanyası içinde yer almasını talep ettik. Çünkü SGK’ya açılan davalar bireysel olup herkesi kapsamıyordu. Orada sadece aşı bedelini iade alınıyor. Bakanlık bu başvurumuza olumlu yanıt vermedi. Biz de Danıştay’ın 10. İdare Dairesi’nde talebimizi yeniledik. Danıştay savcısı mütalaa olarak birebir aynı mütalaayı verdi. Ancak şimdi de heyetin kararını bekliyoruz. Bu düzenlemeler gelmezse SGK’ya açtığımız davalar sürmeye devam edecek. İkinci olarak da Danıştay’dan eğer olumsuz karar gelirse üst mercii Danıştay’a itiraz için mücadele edeceğiz. Bütün iç yollar tıkandığında ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımayı düşünüyoruz. Bireylere tavsiyem eğer dava sürecini yükleneceklerse aşı olmaları sonrasında ise SGK’ya aşı iadesi için dava açsınlar.

Haber

Av. Süreyya Kardelen

Bakmadan Geçme