“Emekçiler burada Bakan Bilgin nerede?”

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KSK) İzmir şubesi ve Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şubesi, Konak SGK önünde bordro yakma eylemi gerçekleştirdi. Yeni İzmir gazetesinden Berivan Kaya yaşananları aktardı.

“DAMAK TADIMIZI DEĞİL, İKTİDARI DEĞİŞTİRECEĞİZ”

Basın açıklamasını okuyan KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Veysel Beyazadam, “Siyasetin gündemi 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere kitlenmiş bulunuyor. Emeğiyle geçim mücadelesi veren kamu emekçileri, emekliler, işçiler, milyonlar olarak bizlerin temel gündemimiz ise geçim derdi olmaya devam ediyor.  Milyonlarca kamu emekçisi ve emeklisi olarak yarın maaşlarımızı alacağız. Önümüzdeki hafta bayram. Ama sevinemiyoruz. Çünkü bu hayat pahalılığında borçla harçla ayın sonunu getiremiyoruz. Hepimize dayatılan bu yoksulluk tablosu 21 yıldır ülkeyi yönetenlerin eseridir. Yıllardır biriken 3600 ek gösterge, EYT, sözleşmelilerin kadroya alınması sorunları koltuğu kaybetme tehlikesi yaşadıklarında akıllarına geldi.  Torba yasalara koydukları yarım yamalak düzenlemeleri “müjde” olarak yutturmaya çalıştılar. Şimdi de alanlara çıkıp bir muhalefet partisi gibi seçim vaatlerini sıralıyorlar. Bizim bu vaatlere karnımız tok. Bizi sadece seçim zamanlarında hatırlayan, biriken sorunlarımızı seçim yatırımına dönüştürmeye çalışanların vaatlerine karnımız tok. Bu nedenle bugün buradan sadece mevcut iktidara değil, iktidar adayı tüm partilere, ittifaklara sesleniyoruz. Biz bu ülkenin alın teri ile yaşam mücadelesi veren kamu emekçileriyiz, emeklileriz. Bu ülkenin çalışanları, değerlerini üretenleriz.  Seçim arifesinde birileri fahiş et fiyatlarına çözüm olarak damak tadımızı değiştirmemizi öneriyor. Biz neyi değiştirmemiz gerektiğini çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÇALIŞMA BAKANI NEREDESİN?”

14 Mayıs mesajı veren BES İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven de açıklamasında, “Meclis kapandı, artık sözlerimiz saraya, kendimizi unutturmayacağız. Bu seçim ya sefalete devam ya da sefalete son seçimi olacak. Bize EYT çıkmadan ikramiye sözü verenlere neredesiniz diyoruz. Çalışma Bakanı neredesin? Tüm kamu işçilerinde ek gösterge düzenlemesiyle ayrımcılık yapıldı. Ek gösterge düzenlemesinin branşa, kıdem yılına ve liyakate göre verilmesi gerekirken maalesef birçok kamu emekçisi bu haktan mahrum bırakıldı. 3600 ek göstergenin tüm kamu emekçilerine verilmesi için bugün alanlardayız. Türkiye genelinde bordromuzu yakıyoruz. Bugün yoksulluk sınırı 32 bin lira, en düşük memur maaşı 11 bin 200 lira, açlık sınırına yakın. 2 yılda döviz kurlarında oynandı, temel tüketim maddelerine zam yapıldı, bütçe sermayeye, ranta peşkeş çekildi. Emekçiler yok sayılırken sermayeye 1 milyar teşvik verildi. Bizim bütçemizle kurulan bütçe sermayeye peşkeş çekiliyor. Bu rantı da depremde gördük ki, yıkılan enkaz rantı. Herkes seçim derdinde biz geçim derdindeyiz. Emekçiler olarak demokratik bir ülke istiyoruz. Emekçileri de sefaletin altında unuttular. SGK emekçisini EYT altında unuttular. Öğretmenleri bölüyorlar, memurları 3600 diye bölüyorlar. Kamu emekçileri kadrolu, güvenceli, insanca çalışma koşulları için 14 Mayıs’ta seçimini yapacak” diye konuştu.

“ADİL EK GÖSTERGE, KAMUSAL EMEKLİLİK”

İzmir Dönem Sözcüsü Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal ise açıklamasında, “İcazetli sendikalardan, toplu sözleşmede kamu emekçisini satan, hakkını korumayan sendikalardan kurtulmanın zamanı geldi. 14 Mayıs’tan sonra Ağustos ayının ilk haftasında TİS masasını ters yüz edeceğiz. Toplu Sözleşme masasında gerçek sendikaların oturmasını sağlayacağımız bir mücadele hattına ihtiyacımız var. Düşük ücretlere, kölece çalışma koşullarına artık yeter diyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret için en düşük kamu emekçisinin maaşını eş, çocuk, kira yardımı gibi sosyal ödemelerde yapılacak artışlarla yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını şart olarak görüyoruz. Her yıl daha da büyüyen gelir vergisi adaletsizliğine derhal son verilsin. Yarım yamalak düzenlemelerden bıktık usandık. Adil bir ek gösterge ve kamusal emeklilik sistemi istiyoruz” dedi.

(Y.K.)