Enflasyon ramazan paketlerini de vurdu! 5 yılda rekor zam!

SAMİME EKTİR

Ramazan paketlerindeki fahiş fiyat artışına dikkat çeken CHP Milletvekili Cevdet Akay, “Bir markette satılan en ucuz Ramazan paketi 2018 yılından bu yana yüzde 370 oranında artış göstermiş durumda” ifadelerini kullandı. Akay, ekonomi yönetimini eleştirerek, vatandaşın darboğazda olduğunu vurguladı.

CHP Karabük Milletvekili ve TBMM Plan Bütçe Komisyonu Üyesi Cevdet Akay, ramazan paketlerindeki fiyat artışına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Akay, ramazan paketlerinin fiyat artışlarından dolayı alınamayacak duruma geldiğini ifade etti.

Akay, güncel oranları paylaşarak, “Bir markette satılan en ucuz Ramazan paketi 2018 yılından bu yana yüzde 370 oranında artış göstermiş durumda. Uygun fiyatlı ramazan paketi 2018 yılında 49,90 lira, 2020 yılında 69,95 lira, 2022 yılında 114,90 lira, 2024 yılında ise 234,90 liraya yükselmiş durumda” dedi.

‘KÖTÜ EKONOMİ YÖNETİMİ VATANDAŞIN SOFRASINDAN ÇALIYOR’

Akay, açıklamasına şöyle devam etti:

“Bir işveren, 2018 yılında çalışanlarına dağıtmak üzere 10 bin liraya 200 koli ramazan paketi alırken 2024 yılında aynı paraya sadece 43 koli ramazan paketi alabiliyor. Vatandaşın boğazına düşman kesilmiş bir iktidarla karşı karşıyayız. Yılın 11 ayında boğazından geçen lokmaların hesabını yapmak zorunda kalan dar gelirli vatandaşlarımızın yüzü ne yazık ki artık Ramazan ayında da gülemeyecek. Bir ay boyunca beslenmesini sağlayacak olan bir paket gıda kolisinin fiyatı dahi cepleri yakar duruma gelmiş durumda.

İktidarın kötü ekonomi yönetimi her geçen gün vatandaşın cebinden alıyor, sofrasından çalıyor. Geçim her geçen gün zorlaşırken, yaşam maliyeti ise can yakıcı bir noktaya ulaşmış durumda. Bu durum asla kabul edilemez. Vatandaşlarımızı açlığın gölgesinde yaşamaya mahkum eden bu düzen, ayakları yere basan gerçekçi bir ekonomik modelle artık son bulmalı.”

İktidarın kötü ekonomi yönetimi her geçen gün vatandaşın cebinden alıyor, sofrasından çalıyor. Geçim her geçen gün zorlaşırken, yaşam maliyeti ise can yakıcı bir noktaya ulaşmış durumda. Bu durum asla kabul edilemez. Vatandaşlarımızı açlığın gölgesinde yaşamaya mahkum eden bu düzen, ayakları yere basan gerçekçi bir ekonomik modelle artık son bulmalı.”