‘Erdoğan muhalefeti kaderine bırakıyor’

Türkiye’de 14-28 Mayıs seçimlerinden sonra oluşturulan yeni kabine siyasetin pek çok farklı noktasında değişime gitti. Ekonomi...

Türkiye’de 14-28 Mayıs seçimlerinden sonra oluşturulan yeni kabine siyasetin pek çok farklı noktasında değişime gitti. Ekonomi ve ekonomi dışı değişimleri yorumlayan Terkoğlu, söz konusu değişimlerin nedenlerini açıkladı.

Hükümetin gittiği değişimin sebepleri nelerdir?

Barış Terkoğlu: Ben değişimin birkaç nedeninin olduğu kanaatindeyim. Ekonomik sıkışmışlık nedeniyle ekonomik açılıma gitmeleri gerekti. Açılım gereği hükümet piyasa ekonomisinin kurallarına geri döndü. Örneğin Türkiye, gri bölgede yer alıyor. KKM örneğindeki gibi bir takım ekonomik kısıtlamalar da yapılıyordu ve kimi suç örgütleri ekonomide etkin bir yer edinmişlerdi. Şimdi hükümet bu etkenlerle mücadele görüntüsü içinde serbest piyasa ekonomisi içerisinde kaynak bulmaya çalışıyor.

Bunun yanı sıra bana göre Türkiye, Ukrayna-Rusya savaşı sonrasında yeni bir denge arayışına girdi. Bu arayış elbette Türkiye’nin Batıcı olması veya Batı’ya teslim olması anlamına gelmiyor, fakat Batı ile bütünleşme çabası yine de el yükseltiyor.

Üçüncü  olarak ise seçimlerde şehirli seçmene hitap edebilecek bir para politikası izleniyor. Hükümetin şu andaki amacı 11 büyük şehrin belediyelerini kazanmak ve dikkat ederseniz bu şehirlerin hemen hemen tamamında Erdoğan, genel seçimlerde gerideydi. O yüzden bunu bir tür demokratikleşme açılımı görüntüsü olarak da gerçekleştiriyorlar.

AK Parti yerel seçimlerden galip çıktığı takdirde bu çizgi devam edecek mi?

Barış Terkoğlu: Ben, yerel seçimlerde başarılı olunduğu takdirde hükümetin seçim sonrası, yeni bir Anayasa eşliğinde bu çizgiyi devam ettirebileceğini düşünüyorum. Bu şekilde kısıtlı bir demokratikleşmeye gidilebilir, yeni anayasa ya da af bu sürecin vitrini olabilir. Lakin iktidarın karşıtlarına sert duruşu devam edecektir, bu onlara maalesef kazandırıyor.

Bir de şu var ki Erdoğan’a muhalefetin kendi kendine dağıldığı söylenerek muhalefetle kavga etmemesinin tavsiye edildiğini duyuyoruz. Bu nedenle Erdoğan muhalefetle polemiğe girmek yerine bir tür kucaklama stratejisi güdüyor.

Peki bu bir rota değişimi olarak görülebilir mi?

Barış Terkoğlu: Açıkçası ben bunu köklü bir rota değişiminden ziyade pragmatik bir siyasetçinin para bulabileceği, siyasi çizgisini kalıcılaştırabileceği, büyük şehirleri alabileceği ve belki de yeni Anayasa yapabileceği bir form oluşturması olarak tanımlıyorum.

Peki iktidarın son zamanlarda suçla mücadele etme görüntüsü neye bağlı?

Barış Terkoğlu: Öncelikle Soylu döneminde kimi çete yapılanmalarının devlet içerisinde etkin hale geldiği artık saklanamıyor. Doğal olarak AKP seçmeni bile bu durumdan rahatsızlık duydu. Yani aslında AKP, kendisine bir operasyon düzenlemiyor. Kendi tabanını da rahatsız eden bir etkeni ortadan kaldırıyor. 15 Temmuz sonrası oluşan boşluk bu güçlerle doldurulmuş ve muhalefete karşı kullanılmıştı. Hatırlarsanız Sedat Peker dahi o günlerde muhalefeti tehdit eden bir figürdü. Fakat bu yapılar fazla büyüdüler ve hükümetin tabanında da hoş olmayan bir görüntü yaratmaya başladılar. Bugün AKP bu görüntüyü değiştirmeye çalışıyor. Ama unutmayın bir mafya giderken bir başkasının geldiğini çok gördük.

Haber Merkezi

Özel Haber

Bakmadan Geçme