Gençlere burs sağlandı
Gazeteci-yazar Zeynep Oral'ın Cumhuriyet söyleşisi ve sanatçılar İbrahim Yazıcı, Selva Erdener'in muhteşem konserine gelen sanatseverler ÇYDD...
Gazeteci-yazar Zeynep Oral’ın Cumhuriyet söyleşisi ve sanatçılar İbrahim Yazıcı, Selva Erdener’in muhteşem konserine gelen sanatseverler ÇYDD gençlerinin bursuna katkı sağladı.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) İzmir Şubesi, “Umutla, İnançla, Merhaba 2023” diyerek ‘İzmir’imizin Kurtuluşundan Cumhuriyetimizin 100. Yılına’ başlıklı sanat etkinliğini 25 Aralık’ta Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezinde gerçekleştirdi. ÇYDD bursiyer gençlerine katkı sağlayan sanat etkinliğinde gazeteci-yazar Zeynep Oral ‘Cumhuriyet Bir Kültür Devrimi’ başlıklı söyleşi yaptı. Zeynep Oral, Cumhuriyet’in her şeyden önce bir kültür devrimi olduğunu söyledi. Atatürk ve devrim arkadaşlarının yeni devletin kültür temellerini çağdaşlık ve millilik ilkeleri üzerine oturttuklarına vurgu yaparak, “Mustafa Kemal Atatürk, uygarlıkla kültür ve sanat kavramlarının iç içe geçtiğinin bilincindeydi” dedi. Umutsuzluğu yenmenin tek yolunun mücadele etmek olduğunu belirten Zeynep Oral, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kurucusu, neferi, Prof. Dr. Türkan Saylan’ın neden peşinden gittiğini, onun sevgiyle yaklaşan, öncü, örnek, cesur, çalışkan kişiliğini, mücadelesini, Cumhuriyet ve devrim ilkelerine bağlılığını anlattı. Türkan Saylan’ın “Herkes yaptığı işin en iyisini yapmalı, tembellik yok, hele korkmak hiç yok” sözlerine dikkat çeken Zeynep Oral, “Hiç korkar mıyım? İzmir benim büyüdüğüm, yetiştiğim kent. Dün olduğu gibi bugün de çok sesliliği, çok renkliliği benimsemiş ve bana da benimsetmiş olan bir kent” diyerek, İzmir’i en çok Şair Eşref’ten, Halit Ziya’dan, Yakup Kadri’den, Salah Birsel’den, Necati Cumalı’dan, Samim Kocagöz’den, Tarık Dursun’un kitaplarından öğrendiğini, sevdiğini söyledi.
ORAL: CUMHURİYET ÇOĞULCULUKTUR
Atatürk’ün sözlerini aktaran Zeynep Oral söyleşiyi şöyle sonlandırdı: “Türkiye Devleti’nin 100. Yılında benim düşlerimdeki Cumhuriyet, özgürlüktür, bağımsızlıktır, demokrasidir, önce vicdandır, hakkaniyettir, adalete güvendir. Yargı üstünlüğüdür. Cumhuriyet ekmek ve emeğin, alın terine bağlı olması, insanın kendini güvende hissetmesi, yarından korkmamaktır. Çocuklarımızın başlarına yarın neler gelebileceğini düşünmeden, bundan korkmadan yaşayabilmektir. Her an ölümle, işkenceyle, zulümle, haksızlıkla, yoklukla, yoksullukla sınanacaklarını akla getirmemektedir. Cumhuriyet ayrımcılığı önlemek, yaşamın her alanında her tür ayrımcılığa karşı çıkmak, bu belayı başımızdan def etmektir. Cumhuriyet çoğulculuktur. Yeryüzü sofrasında çoğulculuğun farklı tatlarını, nimetlerini, renklerini zenginlik saymak, bu zenginliği paylaşmak, paylaşarak çoğaltmaktır. Cumhuriyet azınlığın, mağdurun, haksızlığa uğrayanın, sömürülenin hakkını her şeyin üzerinde tutmaktır. Cumhuriyet umuttur. Daha güzel bir dünya, daha güzel bir memleket, daha güzel bir gelecek mümkün umudu, bu umuda sarılmak, bunu gerçekleştirmek için çalışmak, bu ideal için aydınlanmadan, bilimden, eğitimden güç almaktır. Evrensel ve çağdaş değer ölçülerini sımsıkı kucaklamaktır. Ve Cumhuriyet vatanını, memleketini, dünyayı, insanı, hayvanı, doğayı sevmektir. Ne mutlu bize ki Mustafa Kemal Atatürk’ümüz var. Onun gibi yol gösterenimiz, bir rehberimiz var. İyi ki Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğimiz var. İyi ki İzmir’in akıllı, güzel insanları var ve yarının çok daha güzel, çok daha güvenli olacağına inanıyorum.” HABER MERKEZİ