Gençlerin ne eğitimde ne de işte adı yok
İşgücü piyasalarında dezavantajlı gruplar içinde yer alan gençlerin giderek artan işsizlik oranları ülkelerin kronik sorunu haline...
İşgücü piyasalarında dezavantajlı gruplar içinde yer alan gençlerin giderek artan işsizlik oranları ülkelerin kronik sorunu haline geldi. Genç işsizliğini artıran pek çok faktör bulunmakla birlikte gençlerin “ne eğitimde ne de istihdamda yer almamaları” çok önemli psikolojik ve sosyal sorun olarak öne çıkıyor.
Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) bu gençleri kısaca NEET olarak isimlendiriyor. NEET, eğitim almayan gençlerin ne iş aramak ne de istihdamda yer almak için çaba göstermemeleri kısaca işgücü piyasasına girememeleri olarak karşımıza çıkıyor.
TÜİK, OECD, İŞKUR ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de genç istihdamı, OECD’ye dahil olan ülkelerin ortalamasının altında. İstihdam içinde yer alan gençlerin ise yüzde 77’si geçici işlerde ve yevmiyeli olarak çalıştığı görülüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu I. Çeyrek: Ocak-Mart, 2024 İşgücü istatistiklerine göre; Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %15,6 oldu. 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki çeyreğe göre 0,5 puanlık azalış ile %15,6 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde %12,8, kadınlarda ise %20,9 olarak tahmin edildi.
Gençlerin çoğunun hizmet sektöründe istihdam etmekte olduğu, sanayi ve tarım sektörlerindeki istihdam oranlarının ise daha düşük seviyelerde kaldığı görülüyor.
GELECEKTEKİ ÜRETİM POTANSİYELİNİ KAYBEDİYORUZ
Emekli Merkez Bankası Uzmanı Dr. Ayhan Bülent Toptaş, genç işsizliği nedenleri hakkında, “Türkiye’de her şeyden önce yeterli yatırım yok. Toplumda yeterli üretim sahası yok, yeterli iş alanı yok. Ekonomi daha ziyade inşaat, tekstil, turizm gibi klasik sektörler üzerinden gidiyor. Öncelikle bizim ekonomi stratejimizin yüksek teknolojiye dönüşmesi gerek. Yaratıcılığa yeniliğe dayanan teknolojilerle beslenen bir ekonomiye dönüştüğünde işsizlik konusunda bir kapı açılabilir. Çünkü buralardan çok gelir yaratabilirsiniz. Yarattığınız gelirler diğer sektörleri de zenginleştirir ve iş sahalarını artırır. Çünkü ekonomiye para geldikçe ihtiyaçlar artar. Gelir akımları gelişir, talep artar. Bu, ekonomide daha çok büyüme ve iş potansiyeli yaratabilir. Bizim teknolojiye, inovasyona, yeniliğe dayanan yüksek getirisi olan faaliyet kollarına yönelmemiz gerekiyor. Ama biz bunu yapmakta biraz zorlanıyoruz. Bu yüzden kaybediyoruz“ dedi.
Emekli Merkez Bankası Uzmanı Dr. Toptaş genç işsizliğinin ekonomi üzerine etkisi ile ilgili, “İnsan kaynağının bir kesiminin kullanılamaması üretimde ekonomik anlamda büyük bir kayıptır. İnsan kaynağının üretimde kullanılmaması durumunda ise ülke olarak ekonomik potansiyelinizden faydalanmıyor oluyorsunuz. Daha fazla üretim yapma imkanından mahrum kalıyorsunuz. Gençler eğer üretime dahil olabilirlerse üretimimizin daha fazla artması söz konusu. Ayrıca belli bilgi, beceri ve yeteneklere sahip gençler işsiz kaldıklarında zaman içinde bu bilginin, becerinin ve yeteneklerinin körelmesi söz konusu. Bu da ülkenin geleceği ile ilgili problemlere yol açıyor. Üretkenlikleri de aşındığı için gelecekteki üretim potansiyelini de kaybediyorsunuz. Ekonomik anlamda baktığımız zaman gençler üzerinde işsizlik bir demoralizasyon yaratıyor” diye konuştu.
Üniversite okuyan gençlerin iş hayatı ile ilgili taleplerinin gerçek hayatla uymamasına değinen Dr. Toptaş, “Öncelikle aileler çocukları üniversite bitirene kadar belli bir eğitim yatırımı yapıyorlar. Bunlar oldukça büyük yatırımlar. Bu nedenle çocukların üniversitede aldıkları eğitimle daha olumlu iş şartları bekleyebiliyorlar. Gençleri de iş şartlarının olumlu olmaması, ücret anlamında veya çalışma koşulları anlamında istedikleri seviyede olmaması işten caydırıyor olabilir. İş hayatının detayları konusunda fazla bilgim yok ama benim duyduğum çalışma sürelerinin uzunluğu, ücretlerin azlığı gençleri iş hayatından bezdirebiliyor. Başka şeyler yapmak isteyebiliyorlar. Çalışma kültürü, çalışmayı sevmek önemli. Çalışarak alın teriyle kazanma, aldığı ücretin hakkını vererek kazanma kültürü ile ilgili bizim biraz eksiğimiz var. Fakat bir taraftan da çalışma koşullarına baktığımızda çalışma koşullarının çok sağlıklı olmadığını görüyoruz. Uzun çalışma saatleri, kötü ilişkiler, düşük ücretler gençleri çalışma yaşamından caydıran faktörler olabilir” ifadelerini kullandı.
‘MÜHENDİSİM AMA MESLEĞİMİ YAPAMIYORUM’
Üniversite mezunu bir genç, istihdam sorunlarının sebepleri ile ilgili, “Gençlerin maaşı az bulması işverenlerin de bilerek çalışma saatlerini fazla tutması. İstihdamla ilgili problem yönetimle alakalı, ben iş beğenmediğimizi düşünmüyorum. Sadece üniversitede istediği bir bölümü okuyan gençlerin iş hayatına atıldıklarında emeklerinin karşılığını tam anlamıyla almak istediklerini düşünüyorum. Ben mühendislik mezunuyum ancak sektörümde iş bulamıyorum. Benim durumumda olan gençler kendi mesleklerini yapmaktansa daha para kazandıran sektörlere yöneliyorlar. Kendi ilgi alanlarına uymayan meslek gruplarına yöneldiklerinden dolayı iş şartlarının rahatlığı onlar için önemli hale geliyor. Bu bağlamda gençlerin psikolojileri işsizlikle mücadele ederken olumsuz etkileniyor. İş hayatlarında da aradıkları koşullar sağlanmadığında ne eğitimde ne de işte kalabiliyorlar” diye konuştu.
“GENÇLER RAHAT İŞ İSTİYORLAR”
Sunduğu rahat çalışma şartlarına rağmen eleman arayan bir işveren, “İnternet üzerinden de ilan vermemize ve 80 küsur başvuru yapılmasına rağmen görüşmeye gelen bir kişi dahi olmadı. Görüşmeye gelip iş denemesi yapıp ertesi gün gelmeyen çok oluyor ki çok ağır bir iş de yapmıyoruz. Dilediğiniz zaman molaya çıkabiliyorsunuz. Kurumsal değiliz, esnafız. Şartlarımız çok ağır olmamasına rağmen çalışan bulmakta zorlanıyoruz, çalışanları memnun edemiyoruz. Çünkü artık gençler rahatlık istiyorlar“ dedi.
İşletmesine eleman arayan Güzel Uçak ise, aradıkları çalışma arkadaşlarının sahip olması gereken nitelikler konusunda “Genç çalışma arkadaşları arıyoruz. Mezun ya da okuyan fark etmiyor çünkü okuyan gençlerimize de destek vermek istiyoruz. Çalışkan, insanlarla iletişimi iyi olan ekip arkadaşları arıyoruz. Genç işsizliği konusunda gençlerin iş seçtiğini düşünüyorum. Bir buçuk ay içinde 4 personel değiştirdim. Herkes iş yokluğundan şikayetçi ancak çalışmaya başladıktan sonra da çalışma temposundan şikayet ediyorlar “ dedi.
HABER MERKEZİ