'İsten tozdan kaçıp manifaturacı olduk'
ŞAHA ÇİMEN Tarih kendini yenildikçe alışkanlıklar, insanlar, adetler, beğeniler ve değerler de değişir. Eskiler yenilere ne...
ŞAHA ÇİMEN
Tarih kendini yenildikçe alışkanlıklar, insanlar, adetler, beğeniler ve değerler de değişir. Eskiler yenilere ne kadar direnirse dirensin en nihayetinde tutanduğu dallar gücünü kaybettiği, popülerliğini yitirdiği anda yok olur. Buna bazı meslekler de dahildir. Kimisi kendi döneminin talepsizliğine kimisi zamana ayak uyduramadığı için kimisi kendi dönemine cevap veremediği için yok olmaya mahkum olmuştur. Bunlardan çok azı zamana karşı direnmiştir. Bu zamana karşı direnen mesleklerden biri de manifaturacılıktır. Belki de yavaş yavaş o da yok olma yolunda olan meskelerdendir.
Doğma, büyüme Seferihisarlı olan ve ömrünün 62 yılını manifaturacılığa adayan 82 yaşındaki Mustafa Yüksel Bozkurt mesleğinin sırlarını paylaştı.
Temiz meslek
1961 senesinde babasıyla beraber manifatura dükkanı açtığını söyleyen Bozkurt, bu işi yapma sürecini şöyle anlatıyor: “Bu işi ilk babamla beraber yapmaya başladık. Ancak bu hemen olmadı. Bu işe başlamadan önce babamın esas mesleği toptan odun, kömür kereste üzerineydi. O işi yaparken kaza geçirdi ve ayağını kırdı. Babam, ayağı kırıldıktan sonra bir daha o işi yapmak istemedi. Babamla ne yapalım ne edelim derken, aklımıza manifaturacılık yapmak geldi. Bu dedik temiz bir meslek. Tozu yok, isi yok, pisi yok. O zaman da geçerli bir meslekti bu. Hiç bilmediğimiz bu mesleğe atıldık. Bize yol göstersin diye bizden tecrübeli Saime hanım vardı. Onu yanımıza aldık. Ondan sonra yavaş yavaş başladık bu mesleğe. Bu yıl 62 sene bitti. 63. senemi yaşıyorum bu dükkanda”
Daha önce bizim ailede manifaturacılığa kimse yeltenmemişti ifadelerine yer veren Mustafa Yüksel Bozkurt,
“Babamla beraber bu mesleği 36 yıl boyunca yaptım. O vefat edince kendim devam ettim. 62 senenin sonunda manifaturacılık benim için bir meslekten çok bir hobi haline geldi. Yıllardır bu işe başaldığımdan beri bir kez olsun bırakmak aklımdan geçmedi. Allah ömür verdikçe de bu işin peşini bırakmaya hiç niyetim yok. Son nefesimi her halde bu meslekte veririm. Çünkü bu yaştan sonra herhalde başka bir işe el atamam” dedi.
Yüzde yüz pamuk olacak
Manifaturacılığın işleyişi hakkında konuşan Bozkurt,
“Bizim meslek toptancılar üzerinden ilerliyor. Biz ürünlerimizi onlardan alıyoruz. Buraya getirdiğimiz malın üzerine kendi kar payımızı koyuyoruz ve satışamıza başlıyoruz. Türkiye’de çalıştığımız çeşitli fabrikalarımız var. Daha evvel en kaliteli fabrika olarak Çukurova vardı. O kapanınca başka fabrikalarla çalışmaya başladık. Elimizden geldiğince % 100 pamuk olan, içine sentetik karışmayan hakiki hammaddeden satmaya çalışıyoruz. Metre durumu var bizde. Eskiden metrelerimizi müherlerdik. Ölçüm, tartı aletleri vardı. Şimdi onlar kaldırıldı” diye konuştu.
Müşterilerim burada nostaji yaşıyor
Bu dükkanda olan her şey, bu meslek kadar eskidir diyen Bozkur,
” Dükkanımdaki bu tezgah, bu raflar, benim oturduğum masa da 62 seneyi doldurdu. Bazen rafları vs. daha modern yapayım, diyorum. Müşteri sakın yaptırma diyor. Biz buraya bunların hatırını sevdiğimiz için geliyoruz, diyorlar.İnsanlar bu tarihi görmek için her defasında dükkanımdaki eşyalarımı yenileriyle değiştirmeme izin vermediler. Müşteriler buraya geldilerinde eşyaların 62 yıl öncesini ona hatırlatmasını seviyorlar. Nostaji dediğimiz şeyi yaşamak istiyorlar herhalde” dedi.