İyilik meleği bir eğitimci 'Engin Ülengin'
Küçük Menderes'ten Aydeniz Çalık'ın haberine göre emekli öğretmen Engin Ülengin emekli olduktan sonra boş durmayarak Kırçiçeği,...
Küçük Menderes’ten Aydeniz Çalık’ın haberine göre; emekli öğretmen Engin Ülengin; emekli olduktan sonra boş durmayarak Kırçiçeği, Selluka Çiçeği, Menekşeler ve Canımız Çiftçilerimiz adlı kitapları yazdı. Bu kitapların gelirlerinden yardıma muhtaç kız çocuklarının eğitim masraflarını karşıladığını belirten Ülengin, ayrıca babasının Atatürk ile ilginç bir hikâyesi olduğundan da bahsetti. Engin Ülengin, bundan dolayı farklı projelere imza attığını da belirtti.
Karaburun’da sakız ağacı projesinden söz eden Ülengin, Rumlar’ın Karaburun’da sakız ağacını yetiştirip motorlarla Midilli ve Sakız Adaları’na ihraç ettiklerinden bahsederek; “ Rumlar mübadele döneminde Karaburun’da yetiştirdikleri sakız fidanlarını alıp Sakız ve Midilli Adaları’nda yetiştirmişler. Sakız adasına gittiğimde bunu öğrendim ve çok etkilendim. Bu fidanlar neden bizim Karaburun’da da olmasın diyerek bir proje yaptım ve ekip kurdum. Bu kurduğum ekiple birlikte Mordoğan’da sakız fidanı yetiştiriyoruz“ ifadelerini kurdu. Karşıyaka Orman Müdürlüğü ile işbirliğiyle Torbalı’dan sakız fidanları getirerek bu yaz Karaburun’da sakız ağaçlarından hobi bahçesi yapmayı düşündüğünü söyleyen Engin Hoca, ”Öğrencilerimize sakız ağacının önemini anlatacağım. Çünkü Türkiye’de her gün 10 ton sakız tüketimi oluşuyor ve döviz bazında çok yüksek fiyatlarla Sakız Adası’ndan getiriliyor. Burada herkesin faydalanması için böyle bir proje başlattım” ifadesini belirtti.
EĞİTİME DEVAM
Kitap gelirleri ile yardıma ihtiyacı olan öğrencilerinin kırtasiye, üst baş ve kitap ihtiyaçlarını karşıladığını belirten Engin Hoca, babasının Atatürk ile ilginç hikâyesine de değindi; ”Babam Ömer Özkök’ü İstanbul Erkek Öğretmen Okulu’na Mustafa Kemal Atatürk yazdırmış ve her zaman da takip edermiş. Babam okuldan mezun olduktan sonra Atatürk’e diplomasını gösterip elinden öpmüş. Atamız babama şöyle nasihatte bulunmuş, ‘Yurdumuz için çalışıp, vatana hayırlı öğrenciler yetiştirmeni istiyorum. Ayrıca görev yaptığın yerlerde çiftçilere de destek olacağına söz ver’ demiş. Babam da ‘söz veriyorum’ demiş. Babam, ablam ve bana ‘Ben Mustafa Kemal Atatürk’e söz verdim, vatan için elimden geleni yaparım. Asla ve asla yılmadım’ derdi. Ben de babam gibi öğretmen olup yüzlerce vatanperver öğrenciler yetiştirerek Atama ve babama borcumu ödedim bu yüzden Canımız Çiftçilerimiz kitabını yazdım” diye konuştu.
1940 yılında Menemen Koyundere köyünde içme suyu olarak iki tane kuyu olduğunu belirten Engin Hoca ”Köy halkı o kuyulardan su içiyordu. Babamda çocukların kuyu suyu ile beslenmesini istemiyordu. Belediye Başkanı ve Kaymakam ile görüşerek Yamanlar dağından su getirilmesini sağlayarak herkesin evine çeşme yaptırdı“ cümlelerini kurdu.
Okuttuğu ve yardım ettiği öğrencilerin her doğum gününde ve öğretmenler gününde çiçek yolladığından bahsetti. (M.T.)
Haber Merkezi