• Haberler
  • İzmir
  • İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Bayraklı ve Bornova ilçelerinde yürüttüğü yapı envanteri çalışmaları tamamlandı.

Bilimsel yöntemlerle yapılan incelemeler sonucunda, Bornova’da 2 bin 830, Bayraklı’da ise bin 14 yapının, diğer yapılara kıyasla öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiği ortaya kondu. Konut sahiplerinin, bakanlık tarafından yetkilendirilen firmalar aracılığıyla ileri analiz yaptırarak önlem almaları gerekiyor.

İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

İzmir Büyükşehir Belediyesi, sürdürülebilir ve güvenli yaşam alanları oluşturmak amacıyla başlattığı kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerini çok yönlü şekilde sürdürüyor. Yapı envanteri, depremsellik ve tsunami araştırması ile mikrobölgeleme etüt çalışmalarını eş zamanlı yürüten belediye, tüm bu veriler ışığında İzmir’in Deprem Master Planı’nı oluşturmayı hedefliyor.

İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

30 Ekim 2020’de yaşanan İzmir depreminin en fazla etkilediği Bayraklı ve Bornova’da başlatılan yapı envanteri çalışmaları, iki etapta tamamlandı. Yaklaşık 100 bin yapının bina kimlik belgeleri oluşturulurken, bu belgeler sayesinde ruhsat bilgileri, mimari projeler ve toplanma alanlarına ilişkin bilgilere doğrudan ulaşılabiliyor. Sahada görev alan yaklaşık 200 inşaat mühendisi, Bayraklı’da 200 gün, Bornova’da ise 300 gün süren çalışmalar sonunda yapıların mevcut durumlarını kayıt altına aldı.

İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, kentin deprem açısından taşıdığı riskleri hatırlatarak şunları söyledi:
“950 binin üzerinde yapı var. Bayraklı ve Bornova’da yapı stokunu inceledik. Yaklaşık 100 bin yapının incelemesini tamamladık. Bu incelemeler hem gözlemsel hem de belediyelerin arşivindeki bilgiler ışığında yapıldı. Çalışmalar kapsamında Bornova’da 2 bin 830 yapı, Bayraklı’da da 1014 yapının, diğer yapılara oranla daha öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirledik. Bu binalarda ileri analiz yapılması gerekiyor.”

İzmir Bornova ve Bayraklı'da 3 Bin 844 yapı için kritik uyarı

Yapılan çalışmaların ardından süreç hakkında bilgi veren Ayatar, şöyle konuştu:
“İlçe belediyeleri, o binalarda yaşayan yurttaşlara bu konuda bilgilendirmelerini yapıyor. Apartman yönetimleri de bir araya gelerek çıkan sonuca dair karar verecek. Bizim yaptığımız çalışma, binaların önceliklendirilmesi konusundaydı. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa kapsamında belirtilen analizin birebir aynısı değil. Ama onunla uyumlu bir çalışma. Binaların taşıdığı riskler açısından, yapıların önceliklendirilmesini sağladık. Yaptığımız analizler ve gözlemsel tespitler, öncelikle kendi içerisinde bir sıralamayı ortaya koyuyor. Çalışma kapsamında ‘Bu bina riskli veya değil’ diyemeyiz. Bunu diyebilmemiz için mevzuatta tanımlı yöntemler var. Biz burada hangi yapı daha öncelikli olarak incelenmeli, bunu belirledik. Çalışmanın sonucunda yurttaşların ilgili analizleri yaptırması gerekiyor. Çünkü bir yapının güvenliğinden bahsedebilmek için ana kılavuzumuz Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa.”

BİNALARIN GELECEĞİ 

İleri analizlerin ardından yapılacak işlemler hakkında bilgi verilirken, süreç şöyle tanımlandı:
Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa doğrultusunda yapılacak analizlerde, binalardan karot örnekleri alınarak beton dayanıklılıkları ölçülecek. Elde edilen sonuçlara göre binalar “riskli” ya da “riskli değil” olarak sınıflandırılacak. Riskli yapılar için ise yasal süreç başlayacak. Deprem performans analizleri sonucunda yapıların can güvenliği açısından taşıdığı riskler ortaya konulacak ve güçlendirme ya da yeniden yapım kararı verilecek.

VATANDAŞLARIN DİKKATİNE! 

Eylem Ulutaş Ayatar, vatandaşlara çağrıda bulunarak şunları söyledi:
“Eline belge geçen hemşehrilerimiz ilgili mühendislik bürolarına başvurarak performans analizi yaptırabilir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş firmalar da var. Bu firmalara giderek yapılarını 6306 sayılı yasa kapsamında analiz ettirmeleri gerekiyor. Yapı stokumuz oldukça fazla. Deprem yönetmeliklerindeki köklü değişimlerin yanı sıra yapı denetim sisteminin belirli bir tarihten sonra yürürlüğe girmiş olması, mevcut yapılarımızın ileri analizlere tabi tutulması gerektiğini ortaya koyuyor. İzmir deprem kuşağında yer alan bir kent. Bu nedenle yapılarımızı olası bir deprem riskine karşı daha güvenli hale getirmemiz lazım. Yurttaşlarımızdan yaptığımız ön değerlendirme çalışmalarını dikkate almalarını bekliyoruz. Böylece daha güvenli yapılara kavuşacağız.”