İzmir'in kent kimliği konuşuldu
İzmir'in kent kimliğini oluşturan temel unsurlar, ele alındı. İzmir'in ticaret hacmini genişleterek, üretim kapasitesini artırarak ekonomik büyümeye katkı sağladığı vurgulandı
Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD), üyelerine ve topluma değer katmak ve İzmir’in sosyo-ekonomik kalkınmasına katkı sağlamak amacıyla etkinliklerine devam ediyor. İzmir Vakfı iş birliğiyle düzenlenen "İzmir Kent Kimliği" başlıklı seminer, EGİAD dernek merkezinde gerçekleştirildi. Etkinliğe İzmir Vakfı Genel Müdürü Deniz Karaca ve EGİAD üyeleri katıldı.
Toplantıda, iş dünyasında sürdürülebilirliğin kritik önemi vurgulanırken, İzmir’in yaşam tarzının küresel sürdürülebilirlik trendleriyle örtüştüğü belirtildi. Yerel üretimi destekleyen gastronomisi, doğayla uyumlu kent yaşamı ve çevreci iş modelleriyle İzmir’in, geleceğin sürdürülebilir şehirleri arasında öncü konuma ulaşabileceği ifade edildi. İzmir’in dinamiklerinin iş dünyasına sunduğu fırsatlar tartışılırken, genç iş insanlarının şehirle kurdukları bağın kariyerlerindeki başarıya sağladığı katkı ele alındı.
İzmir’in kent kimliğini oluşturan temel unsurlar, şehrin "İyi Yaşam" vizyonu çerçevesinde ele alındı. Bu vizyonun, İzmir’in ticaret hacmini genişletip üretim kapasitesini artırarak ekonomik büyümeye katkı sağladığı vurgulandı. İzmir’i yaşamak, çalışmak ve yatırım yapmak için cazip merkez haline getirmeye yönelik yürütülen projeler paylaşıldı. Seminerde, İzmir’in tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra, şehrin iş dünyasıyla olan etkileşimi de kapsamlı bir şekilde değerlendirildi. Katılımcılara, yaşadıkları kente dair yeni perspektifler sunmayı amaçlayan etkinlik, genç iş insanlarından yoğun ilgi gördü.
Toplantının açılışında konuşan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı M. Kaan Özhelvacı, İzmir’in kendine özgü kimliğine vurgu yaparak, "İzmir’in ruhu, yaşam tarzı ve iş dünyasıyla harmanlanmış kültürünü keşfetmek için bir araya geldik. İzmir, yalnızca tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, sunduğu sosyal ve ekonomik fırsatlarla fark yaratıyor. Sizleri İzmir’in sunduğu ayrıcalıkları keşfetmeye, şehrin temposunu, insanını, iş dünyasının dinamizmini yakından tanımaya davet ediyoruz. Bu seminer, iş dünyasında başarılı olmanın sadece rakamlarla ve stratejilerle değil, yaşadığınız şehirle kurduğunuz bağlarla da mümkün olduğunu göstermeyi amaçlıyor. İzmir’i anlamak, burada yaşamanın tadına varmak ve iş dünyasında sürdürülebilir başarı sağlamak için şehrin ruhunu hissetmek gerekiyor" dedi.
İzmir’de iş yapmanın yalnızca ekonomik faaliyet olmadığını, sosyal ve kültürel bdeneyim olduğunu vurgulayan Özhelvacı, İzmir’de iş yapmanın şehrin sunduğu değerlerle bütünleştiğini belirterek şu sözleri kaydetti: "İzmir’de iş yapmak, yalnızca ofis ve toplantı salonlarında değil, Kordon’da yapılan sohbetlerde, tarihi Kemeraltı Çarşısı’ndaki keşiflerde, Çeşme, Urla, Seferihisar, Foça, Dikili, Karaburun gibi Ege’nin ruhunu taşıyan ilçelerde alınan ilham verici mola anlarında da şekillenir."
Özhelvacı, "Lüks ve gösterişe dayalı tüketim alışkanlıkları yerini bilinçli, sürdürülebilir ve anlamlı yaşam biçimine bırakıyor. Pahalı ürünlere sahip olmak değil, kaliteli, özenle üretilmiş, doğayla uyumlu ve yerel değerlere saygılı ürünleri tercih etmek ön planda. İzmir’in sunduğu yaşam tarzı, sürdürülebilirlik trendleriyle de örtüşüyor. Yerel üretimi destekleyen gastronomisi, doğayla uyumlu şehir yaşamı ve çevreci iş modelleriyle İzmir, geleceğin sürdürülebilir şehirleri arasında öncü konuma sahip olabilir. Bunu İzmirliler olarak hep birlikte başarabiliriz" dedi.
İzmir Vakfı Genel Müdürü Deniz Karaca, "İzmir Kent Kimliği" başlıklı sunumunda, kentin tarihi, kültürel ve ticari değerlerine vurgu yaparak İzmir’in sahip olduğu zengin mirasın altını çizdi. Şehrin algısını güçlendirmek için yaşanabilirlik, iş ve yatırım, eğitim, sağlık, kültür ve miras, sürdürülebilirlik, ulaşım, markalaşma ve yönetişim kavramlarını ele alan Karaca, "Başka şehirlere ilham olan İzmir’in, iyi yaşam merkezi haline gelmesini hedefliyoruz. Hayatı İzmirli gibi yaşamak gerekiyor. İzmir, antik çağlardan bu yana ticaretin, sanatın ve yenilikçiliğin merkezi olmuş, hoşgörüsü ve kültürel çeşitliliği ile öne çıkan bir şehir. Bu mirası geleceğe taşımak hepimizin sorumluluğudur." dedi.