Küçük ve şirin bir tatil beldesi: Foça
Foça, kalabalık turistik bölgelerin gürültüsünden uzaklaşmak ve huzur bulmak isteyenler için ideal bir tatil noktasıdır. Diğer...
Foça, kalabalık turistik bölgelerin gürültüsünden uzaklaşmak ve huzur bulmak isteyenler için ideal bir tatil noktasıdır. Diğer tatil beldelerine kıyasla daha küçük bir yer olmasına rağmen, turizm açısından henüz tam anlamıyla gelişmemiştir. Bu nedenle Foça, özellikle Norveçli ve İsveçli turistler arasında popüler olan küçük ve sevimli bir balıkçı kasabasıdır.
Foça Nerede?
Foça, Phokaia Antik Kenti’nin var olduğu bölgede kurulmuştur. Bu antik kent, İyon medeniyetine ait bir yerleşim olarak ortaya çıkmış ve foklardan kaynaklanan Phokaia ismini almıştır. Foça’nın doğu kesiminde Aliağa, güney kesiminde Menemen ilçesi yer alırken, batı ve kuzey kısımlarında ise Ege Denizi bulunmaktadır. Eski ve Yeni Foça olarak ikiye ayrılmaktadır.
FOÇA’DA GEZİLECEK YERLER
ESKİ FOÇA LİMANI
Foça’nın kalbi burada atar. Eski Foça Limanı, tarihi atmosferi, sevimli mekanları ve mavi-beyaz balıkçı tekneleriyle büyüleyici bir yerdir. Burada her sokağa girseniz veya dönemeç alsanız, sizi tam da istediğiniz yere götürecektir.
Restoranlar, kafeler ve hediyelik eşya satıcıları bu limanın etrafında bulunur. Balıkçı tekneleri ve gün sonunda hediyesini bekleyen kedilerle dolu bu limanda sevimli bir atmosfer vardır. Eski Foça Limanı, alan olarak küçüktür ancak yaz aylarında oldukça kalabalık olabilir. Eğer kalabalığı sevmiyorsanız, bahar aylarında burayı ziyaret etmek daha ideal olabilir.
ATHENA TAPINAĞI
Tapınak, İon dünyasının en eski tapınaklarından biri olarak bilinir ve Beş Kapılar Kalesi’nin içinde yer alır.
Antik dönemde Foça’da yaşayanlar Athena’ya ve Kybele’ye aynı anda ve birlikte taparlarmış. Athena, kentin baş tanrıçası olarak kabul edilirken, Kybele ise Anadolu’nun ana tanrıçası olarak bilinirmiş. Athena Tapınağı’nın bulunduğu alanda daha önceden Kybele’nin tapınağı bulunuyormuş. Athena Tapınağı, Foça için büyük bir öneme sahiptir ve gün yüzüne çıkarılmayı beklemektedir.
Tamamen yıkılmış durumda olan Athena Tapınağı’nda 2005 yılında yapılan kazılarda griffon ve at başlı heykelleri bulunmuştur. Bu keşifle birlikte Foçalılar, Phokaia’nın fok dışındaki sembollerine ilk kez tanık olmuşlardır.
Tapınağı çevreleyen at başlı heykelleri, Athena ile ilişkilendirilir çünkü mitolojide Athena, atları eğiten ve onlara hükmeden bir tanrıça olarak bilinir. Tapınak kazıları hala devam etmekte olup, içeriye giriş izni verilmemektedir.
KYBELE TAPINAĞI ANIT GEMİSİ
Foçalılar, antik çağlarda gemi yapımında ileri seviyede bulunuyorlardı. Kendi özgün gemilerini kullanarak Karadeniz kıyılarından başlayarak Ege ve Akdeniz’i aşarak İtalya, İspanya, Fransa gibi ülkelere ulaşıp ticaret yapmışlardır. Bu ticaret faaliyetleri sırasında Foçalılar koloniler kurarak yerleşimler oluşturmuşlardır. Hatta Phokaialılar, günümüzde Fransa’nın Marsilya kentini kurmuşlardır.
Phokaialılar, gemilerinde horoz sembolünü kullanırlarmış. Fransa’nın sembolü olan Gal Horozunun kökeni, tahmin edeceğiniz gibi Phokaialılar’a dayanmaktadır. Fransız İhtilali sonrasında bu sembol Fransa genelinde yayılmış ve günümüzde Fransa’nın ulusal sembolü haline gelmiştir.
SAZLICA PLAJI
Sazlıca Plajı’nın denizi rüzgar olmadı mı güzel fakat rüzgarda bayağı dalgalı olabiliyor. Taşlık kısım ve kumlu alanlar var. Deniz kestanelerine dikkat edin sıkıntı olmasın.
SİREN KAYALIKLARI
Eski Foça’ya yakın konumda bulunan Orak Adası’ndaki Siren Kayalıkları, Foça’nın Kapadokya’sı olarak da anılmaktadır. Bu kayalıklar, küçük adacıklardan oluşur ve Yunan mitolojisine dayanan bir hikayeye sahiptir.
Siren Kayalıkları Hikayesi: Yunan mitolojisinde, Sirenler deniz yaratıkları olarak bilinir ve kayalık ve tenha adalarda yaşadıklarına inanılır. Sirenler, ilk kez Odysseia Destanı’nda yer alır ve geniş kanatları olan kuş şeklinde bir vücutları ve kadın başları olduğuna inanılır. Güzellikleri ve sesleriyle ünlü olan sirenler, sürekli şarkı söyleyerek büyülerlermiş. Bu nedenle geçen denizciler, sirenlerin sesine kapılarak gemilerini bilinçsizce kayalıklara sürer ve gemileri parçalanıp sirenlerin avı olurlarmış.
Kayalıklar arasında birçok mağara bulunur ve bu mağaralar Akdeniz foklarına koruma sağlar. Fokların yaşam alanlarının etkilenmemesi için kayalıklara yaklaşılması ve adaya çıkılması yasaklanmıştır.