• Haberler
  • Teknoloji
  • Meta için kritik dönemeç: WhatsApp ve Instagram ayrılabilir!

Meta için kritik dönemeç: WhatsApp ve Instagram ayrılabilir!

Meta'nın dijital dünyadaki egemenliği sarsılıyor. ABD'de açılan antitröst davası, WhatsApp ve Instagram'ın şirkette kalıp kalamayacağını belirleyecek tarihi bir süreci başlattı.

Amerika Birleşik Devletleri’nde teknoloji sektörünü temelden sarsabilecek bir dava resmen başladı. Federal Ticaret Komisyonu (FTC), Meta’nın geçmişte yaptığı büyük satın alımların rekabeti yok ettiğini öne sürerek radikal bir adım attı. FTC, şirketin Instagram ve WhatsApp’ı bünyesinden ayırmasını talep ediyor. Bu dava, sadece Meta için değil; Google, Amazon ve Apple gibi devlerin geleceği açısından da emsal niteliği taşıyor.

INSTAGRAM VE WHATSAPP GERİ Mİ VERİLECEK?

FTC’nin iddialarına göre Meta, 2012’de Instagram’ı, 2014’te ise WhatsApp’ı alarak pazardaki doğal rekabeti ortadan kaldırdı. Bu birleşmelerle hem kullanıcıların verilerinin korunması zayıfladı hem de reklamcılık alanında Meta’nın tekelleşmesi hız kazandı. Şimdi ise FTC, bu satın almaların iptal edilmesini istiyor. Yani Instagram ve WhatsApp, bağımsız platformlar olarak Meta’dan ayrılabilir.

Meta ise yaptığı savunmada, bu satın alımların zamanında yasal olarak onaylandığını ve bugün teknoloji dünyasında çok daha fazla rekabetçi oyuncunun bulunduğunu vurguluyor. Şirket, sosyal medya ekosisteminin çeşitlendiğini ve artık eskiye oranla daha adil bir rekabet ortamının oluştuğunu savunuyor.

Meta için kritik dönemeç: WhatsApp ve Instagram ayrılabilir!

TEKNOLOJİ DÜNYASINDA DENGELER DEĞİŞEBİLİR

Davadan çıkacak karar, yalnızca Meta'nın değil tüm teknoloji sektörünün büyüme stratejilerini yeniden şekillendirebilir. Bu tür büyük birleşmelerin geriye dönük olarak iptal edilmesi, sektörde benzeri görülmemiş bir dönemi başlatabilir. Mahkemenin alacağı kararın, yaklaşık iki ay içerisinde kamuoyuna duyurulması bekleniyor.

Meta’nın geleceği, dijital dünyanın kurallarını baştan yazabilecek bu davayla şekilleniyor. WhatsApp ve Instagram’ın kaderi, yalnızca bir şirketin değil, tüm teknolojik ekosistemin gidişatını belirleyebilir.