MHP'den 'etki ajanlığı' çıkışı

MHP’li Feti Yıldız,’İn “Söz verdiler, 9. Yargı Paketi’nden çıkarılacak” dediği ‘Etki ajanlığı’ düzenlemesini savundu. Yıldız, karşı çıkanları ise “Şeytan’a” benzetti.

9. Yargı Paketi taslağında yer alan ‘etki ajanlığı’ düzenlemesi siyasetin gündeminde.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, AKP grubu ile yapılan görüşmelerde bu konuda kendilerine söz verildiğini aktaran Emir, 6284 sayılı yasanın en önemli kolonlarından biri olan zorlama hapsinin kaldırılmasına ilişkin düzenlemenin de pakette yer almayacağını ifade etmişti.

AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da “9. Yargı Paketi’nde etki ajanlığına dair bir düzenleme, en başından beri bulunmamaktadır” demişti.

Düzenlemenin pakette yer alıp almayacağı merak edilirken, MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız düzenlemeyi savunarak karşı çıkanları ise şeytana benzetti.

Yıldız’ın paylaşımı şu şekilde:

“Dönmelerin, devşirmelerin kripto FETÖ’cülerin, mandacıların, bölücülerin, bölgecilerin, Marksistlerin, sahtekarların, şarlatanların, siyasi fırıldakların, bilimum Türk İslam düşmanlarının ekranlardan, klavye gerisinden Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve Türk Devletine iftira edenlerin firesiz tamamı “etki ajanı” düzenlemesine karşı çıkıyor. Gazetecilik hüviyetini, akademisyenlik mesleğini ya da aktivist kimliğini operasyonel hedefler doğrultusunda kullanan bu tipler, “etki ajanı” sözcüğünü duyduklarında besmele duymuş şeytana dönüyorlar.”

‘ETKİ AJANLIĞI’ DÜZENLEMESİ NE DEMEK?

AKP’nin Meclis’e sunmayı planladığı 9. Yargı Paketi’ndeki taslak metinde yer alan ve “etki ajanlığı” başlığıyla gündeme gelen düzenleme tartışma yaratmıştı.

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma suçu”nu düzenleyen 339. Maddesine “diğer faaliyetler” başlığı ile eklenen taslağı AKP “yeni tip ajanlık faaliyetiyle mücadele” gerekçesine dayandırıyordu.

Ancak muhalefetten isimler, metindeki muğlak ifadeler ve kapsadığı alanın net olmaması gerekçeleriyle düzenlemenin yeni bir “cadı avı” dönemi başlatabileceğini savunmuştu.

Teklifte yer alan ve kamuoyunda “etki ajanlığı” olarak nitelendirilen bir maddeyle TCK’nın 328. Maddesinde tanımlanan “casusluk” ve 339. Maddesinde düzenlenen “Devletin güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma” suçlarına ek olarak yeni bir suç tanımı yapılıyordu.

Teklif taslağında TCK 339. Maddesine “A” bendi olarak “diğer faaliyetler” başlığı altında eklenen düzenlemede, “Devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen bazı fiillerin” cezalandırılması öngörülüyordu.

Düzenleme kapsamında Türk vatandaşları, kurum ve kuruluşları ya da Türkiye’de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan veya yaptıranlar hakkında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.

Suçun savaş, savaş hazırlıkları sırasında veya milli güvenlik açısından stratejik öneme sahip birimlerde görev yapanlarca işlenmesi ise ceza artırıcı neden olarak sıralanıyor.

HABER MERKEZİ