Nükleer tıbbın sağlık alanındaki rolü büyüyor
Nükleer tıbbın, kanser ve diğer hastalıkların tedavisindeki geleceği nasıl şekillenecek? Tüm detaylar haverimizde ...
Başkent Üniversitesi Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Nükleer Tıp Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Neşe Torun, nükleer tıbbın son yıllarda giderek daha fazla hastalığın teşhis ve tedavisinde etkin bir araç haline geldiğini vurguladı.
Nükleer tıbbın sağlık alanındaki önemi her geçen gün artıyor. Başkent Üniversitesi Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Nükleer Tıp Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Neşe Torun, hastalarına sundukları hizmetlerin yanı sıra, nükleer tıbbın nasıl bir devrim yarattığına dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Dr. Torun, "Nükleer tıp, radyasyonun tanı ve tedavi amacıyla kullanıldığı bir bilim dalıdır. Özellikle onkoloji alanında başta olmak üzere birçok organ ve sistem hastalıklarının tespitinde önemli bir rol oynamaktadır" dedi.
PET-BT İLE KANSERİN TAKİBİ
Başkent Üniversitesi’nin Nükleer Tıp Anabilim Dalı, 35.000’in üzerinde PET-BT hizmeti sundu. Dr. Torun, PET-BT’nin yalnızca kanser tespiti ve takibinde değil, psikiyatri, nöroloji ve enfeksiyon hastalıklarında da geniş bir kullanım alanına sahip olduğunu belirtti. PET-BT’nin nükleer tıbbın en güçlü tanı yöntemlerinden biri olduğunu ifade eden Torun, “Bu cihaz, hastalıkların erken teşhis edilmesinde kritik bir rol oynuyor” şeklinde konuştu.
RAI YÖNTEMİYLE BÜYÜK BAŞARI
Dr. Torun, nükleer tıbbın tedavi alanındaki etkilerini de vurguladı. "RAI tedavisi, tiroit kanseri ve hipertiroidi tedavisinde sıklıkla kullanılan bir yöntemdir ve halk arasında 'atom tedavisi' olarak bilinir. Merkezimizde bu yöntemle 4.000’in üzerinde hasta tedavi edilmiştir" diyen Dr. Torun, nükleer tıbbın sadece kanser tedavisinde değil, aynı zamanda hastaların genel sağlık süreçlerinde de önemli bir yere sahip olduğunu belirtti.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ
2015 yılından bu yana, hormon tedavisine dirençli prostat kanseri ve nöroendokrin tümör tedavisinde kullanılan LU-177 PSMA ve RA-223 tedavilerinin büyük başarı sağladığını ifade eden Dr. Torun, "Türkiye'de bu tedavi yöntemlerini en fazla uygulayan merkezlerden biriyiz. Şu ana kadar 186 hastaya LU-177 PSMA ve RA-223 tedavileri uygulandı" dedi.
NÜKLEER TIP UYGULAMALARI
Nükleer tıbbın cerrahi süreçlerdeki rolünü de anlatan Dr. Torun, tiroit ve paratiroit cerrahisi öncesi nükleer tıp yöntemleriyle hastaların doğru şekilde değerlendirildiğini söyledi. USG ve sintigrafi ile hastaların cerrahi bölgeleri işaretleniyor, böylece cerrahların doğru dokuyu hızla bulmasına yardımcı olunuyor.
GELECEKTE NÜKLEER TIBBIM ROLÜ NE OLACAK?
Dr. Torun, nükleer tıbbın sağlık sektöründeki geleceğine dair umutlu açıklamalarda bulundu. "Nükleer tıp, özellikle kanser hastalıklarının teşhis ve tedavisinde önemli bir rol oynamaya devam edecek. Ayrıca, daha geniş bir kullanım alanı bulacak ve sağlık sektöründe önemli bir aktör olacak" şeklinde konuştu.
Bu gelişmeler, sağlık dünyasında önemli bir dönemeçten geçtiğimizi gösteriyor ve nükleer tıbbın ilerleyen yıllarda daha fazla yaşam kurtarması bekleniyor.