Masa başında geçirilen zaman, sürekli yapılan küçük tıklamalar ve ekran kaydırmaları, el, kol ve omuzlarda ağrılara ve kronik yıpranmalara neden olabiliyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Arel Gereli, “Kolumuz kürek kemiğinden parmak ucuna kadar tek bir ünite; günlük küçük hareketler bile bu ünitenin geleceğini belirliyor. El, kol ve omuz ünitesindeki dokularımızın biyolojik yaş sürecini yavaşlatmak veya geri çevirerek onların ömrünü uzatmak mümkün” diyor.
Prof. Dr. Gereli, uzun ömürlü ve sağlıklı bir yaşam sürmek amacıyla geliştirilen ‘Longevity Planı’ çerçevesinde, el, kol ve omuzların da özel bir yaklaşım gerektirdiğini belirtiyor. Bu doğrultuda, el, kol ve omuzları gençleştirmek ve ağrısız bir yaşam sürdürmek için dört temel yöntem öne çıkıyor.
TEKRARLAYAN HAREKETLERDEN KAÇININ
Uzun süreli cep telefonu kullanımı ve sürekli tekrar eden el hareketleri, kas iskelet sistemindeki dokuların yıpranmasına yol açıyor. Zamanla küçük yırtılmalar ve kronik inflamasyon oluşabiliyor. Prof. Dr. Gereli’ye göre, kronik inflamasyon ağrı, yorgunluk ve güçsüzlük hissi yaratıyor, uyku kalitesini bozuyor ve genel sağlığı olumsuz etkiliyor. Ayrıca bu durum, kas yırtığı, kireçlenme ve karpal tünel sendromuna zemin hazırlıyor.
DOĞRU POSTÜR GELİŞTİRİN
Kol ve omuzların duruşu, sağlıklı bir yaşam için kritik öneme sahip. Prof. Dr. Gereli, “Kürek kemiğinden itibaren kolun duruşu omuz başları kulak hizasında olacak şekilde, göğüs gergin, dirsekler hafif bükülü ve el bilekleri düz olmalıdır. Kötü postür, kola giden damar ve sinirleri sıkıştırarak iyileşme kabiliyetini azaltır” diyor. Çevrenin dik durmayı destekleyecek şekilde düzenlenmesi ve uzun süreli yanlış pozisyonlarda cep telefonu veya tablet kullanılmaması öneriliyor.
KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ EGZERSİZ PLANI UYGULAYIN
Prof. Dr. Gereli, her bireyin genetiği ve yaşam tarzının farklı olduğunu belirterek, kişiye uygun bir egzersiz programının önemini vurguluyor. “El, kol ve omuzlarımızın kullanım ömrünü uzatmak, kişiselleştirilmiş egzersiz programları ile mümkündür. Kas kütlesi korunur, fiziksel performans artar ve yaşlanma süreci yavaşlar. Ancak aşırı yüklenme ve ısınmadan yapılan hareketler sakatlığa yol açabilir; esneklik, mobilite ve postür egzersizleri ile denge sağlanmalıdır” diyor.
KİŞİSEL RİSKLERİNİZİ ÖĞRENİN
Hastalıklar genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin birleşimi ile ortaya çıkıyor. Prof. Dr. Gereli, “Bazı insanların el, kol ve omuzlarında doğuştan gelen özellikler, belirli hastalıklarla daha erken karşılaşmalarına neden olabilir. Bu nedenle detaylı muayene ve uygun görüntüleme yöntemleri ile risk analizi yaptırmak önemlidir. Enerjik, üretken ve kaliteli bir yaşam sürmek için şimdiden tedbir almak gerekiyor” diyor.
Ofis yaşamının sessiz tehditlerine karşı erken önlem almak, yaşam kalitesini artırmak ve uzun ömürlü bir sağlığı korumak mümkün. El, kol ve omuzlara yönelik doğru hareket, duruş ve kişiselleştirilmiş egzersizler, bu sürecin anahtarı olarak öne çıkıyor.
