Özgür Özel'den anayasa çıkışı: Al-ver pazarlıklarına karşıyız!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, anayasa değişikliği tartışmalarına neden karşı çıkıyor? 'Al-ver pazarlıkları' ifadesiyle neyi kastetti? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tutumu için neden 'kaçak dövüş' yorumu yaptı? CHP, erken seçim hazırlıklarını nasıl yürütüyor? Suriye'deki gelişmelere dair Özel'in MİT Başkanı İbrahim Kalın ile yaptığı görüşmenin detayları haberimizde:
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan anayasa değişikliği tartışmalarına yönelik dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sürece yaklaşımını eleştiren Özel, Meclis’i dışlayan bir sürecin içinde yer almayacaklarını vurgulayarak, “Al-ver pazarlıklarına, hele hele anayasa değişikliği planlamalarına karşı duruyoruz” dedi.
“182 BİN SANDIK GÖREVLİSİ HAZIRLIYORUZ”
Cumhuriyet’e konuşan CHP lideri, partisinin önseçim süreci ve erken seçim stratejisine dair değerlendirmelerde bulundu. Ön seçime 1 milyondan fazla katılım beklediklerini belirten Özel, önseçimin ardından erken seçim kampanyasına başlayacaklarını söyledi. CHP’nin seçim stratejisini üç ayak üzerine kurduklarını belirten Özel, “Bunun üç ayağı var. Örgüt, program ve aday ayağı. Adayı önseçimle belirlemiş olacağız. Örgüt ayağında 182 bin sandık görevlisi hazırlıyoruz. Sanki bu kasımda seçim varmış gibi çalışıyoruz. Program çalışması için yereldeki sivil toplum örgütleri, meslek örgütleri, odalardan gelen görüşleri alıyoruz. Avrupa ve dünya örneklerine bakıyoruz. Gölge bakanlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Mayıs sonu gibi bunu da tamamlayacağız. Bunun bir iktidar programına evrildiği renkli bir lansman düşünüyoruz. CHP’nin her bir bakanlığının ayrı bir bölümde görsellerle anlatıldığı, üç boyutlu bir lansman düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“BURADA İKİ ÖNEMLİ NOKTA VAR”
Özel, Ekrem İmamoğlu hakkında açılan davalara ilişkin de konuşarak, “Haksızlıklar milletin vicdanında ters tepiyor” dedi. DEM Parti’nin CHP’ye yapacağı ziyarete de değinen Özel, anayasa değişikliği sürecinde herkesin görüşünün alınması gerektiğini belirterek, “Meclis zeminini ısrarla savunmaya devam edeceğiz. Şu anda çok önemli bir fırsat var. Meclis’te yüksek bir temsil, çok sayıda parti var. Bu yüzden Meclis’i dışlayan Türkiye’yi dışlar. Bunu 2015’te deneyimledik. Şimdi de bir başarısızlık olursa maalesef yakıcı bir durum ortaya çıkabilir. Bu meselenin bir bütün olarak çözülmesi gerekiyor. Burada da iki önemli nokta var. Birincisi: Erdoğan’ın kaçak dövüşü ve samimiyetsizliği meseleyi bir felaketle sonuçlandırabilir. İkincisi Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı, Suriye’deki Kürt’ün de Arap’ın da Alevi’nin de temsil edildiği istikrarlı bir Suriye’ye ihtiyaç var ki Türkiye orada artık şehit vermesin” dedi.
“TOPLUMSAL MUTABAKAT VARSA DESTEK VERİYORUZ”
Erdoğan’ın süreci Bahçeli’nin üzerinden yürütmeye çalıştığını iddia eden Özel, “Risk varsa Bahçeli’nin sırtından yürüsün, işler iyiye giderse gider nemalanırım, gitmezse ‘Haberim yoktu’ derim” ifadelerini kullanarak “Bu kolaycılığa izin vermeyiz” dedi. Meclis zemininde atılacak her adımın şehit aileleri ve gazilerin rızası alınarak yapılması gerektiğini belirten Özel, “Meclis zemininde bir şey olacaksa bu zemine mutlaka şehit aileleri ve gazilerin dernekleri de katılmalı. Onların rızasının alınmadığı bir şey doğru olmaz. Meclis zemininde toplumsal mutabakat varsa destek veriyoruz. Ama bunun dışında al-ver pazarlıklarına, hele hele anayasa değişikliği planlamalarına karşı duruyoruz” dedi.
“KAPSAMLI BİR RAPOR HAZIRLAYACAKLAR”
Suriye’de yaşanan ve yüzlerce Alevi sivilin öldüğü olaylara ilişkin partisinin bir heyet görevlendirdiğini açıklayan Özel, heyetin bölgedeki incelemelerini sürdüreceğini ve kapsamlı bir rapor hazırlayacağını duyurdu. Bu kapsamda Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ı aradığını da belirten Özel, şu ifadeleri kaydetti:
“Suriye sınırının sıfır noktasında konuyla ilgili bir basın açıklaması yapacaklar. Tüm ilçeleri ziyaret ederek akrabalarıyla ilgili kaygı duyan vatandaşlarla görüşecek ve kapsamlı bir rapor hazırlayacaklar. MİT müsteşarı ile görüşmemizin tek gündemi buydu.”
Kaynak: Cumhuriyet
