‘Rantsal’ değil yerinde kentsel dönüşüm
Berivan Kaya/YENİ İZMİR Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından İzmir'in yapı stoku bir kere daha kent gündemine geldi....
Berivan Kaya/YENİ İZMİR
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından İzmir’in yapı stoku bir kere daha kent gündemine geldi. Kentsel dönüşüm adı altında yükselen binalar sebebiyle önce nüfus artacak ardından sorunlar…
RANTSAL BASKI
İzmir’in yapılaşma şekline yönelik açıklamalarda bulunan Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı İlker Kahraman, “Yeni kent merkezi planlarından kaynaklanan yapılaşma şekli, planlı ve kurallara uygun ancak yüksek katlı binalarda çok fazla sayıda konut elde ediliyor. Bu binalar üst gelir grubuna ait binalar olduğu için bu durumun İzmir’e de yansıması olacak. Bu binaların getireceği altyapı problemi tam olarak anlaşılmadı. Altyapı problemleri sebebiyle İzmir’de trafik, kanalizasyon, elektrik gibi yapı şebekeleri bunlara karşılık vermeyecek. Şu anda mevcut planlara uyumlu olduğu için imar alınıp yapıldığını ön görüyorum. Kimsenin hayalindeki İzmir bu değil. İzmir daha yavaş, sakin bir kent. Şu an karşı karşıya kaldığımız şey rantsal baskı. Bunun şehrin ana gündemi olup tartışılması gerektiğini düşünüyorum. Biz dirençli kentler elde etmek açısından biz bunun ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz ancak bu yaklaşım hangi yaraya tuz basacak” dedi.
EGE MAHALLESİ’NDE KAMU YARARI YOK
Yerinde dönüşümün önemine dikkat çeken Kahraman, “Biz yerinde dönüşümü savunuyoruz. Şu an oldukça üst gelir grubuna ait konutlar elde ediliyor. Ege Mahallesi’nin bir dokusu var. Hıdırellez’de gittiğimiz bir mahalleden bahsediyoruz. Aslında Büyükşehir’in yaptığı dönüşüm daha farklı bir dönüşümdü Büyükşehir’in projeleri o ruhu bir nebze de olsa yansıtıyor. Fakat Teknik Yapı’nın yaptığı Divan projesi oranın ruhunu yansıtmıyor. Bir kamu yararı yok, mülkiyetin el değiştirmesi üzerinden kurallı, kaideli bir dönüşüm var ama bu dönüşümün kime nasıl bir yararı var tartışılır” ifadelerine yer verdi.
‘YERİNDE DÖNÜŞÜM’
İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar ise açıklamasında, “Kentsel dönüşümde özetle yaşanabilir bir kent istiyoruz. Beton binaları her yerde görmek istemeyiz. Yaşam kalitesini ve toplumsal refahı da düşünmemiz gerekiyor. Yapı üretimi bütünlüğüyle bakmamız gereken bir şey. Bu dönüşüm konusunda da yerinde dönüşüm önemlidir. Kentsel dönüşüm yapı ve doku bozulmadan yapılması gerekiyor. Oradaki insanlar başka bir yere gidecekse bu toplumsal anlamda bir sorun getirir. ‘Binalarda kim yaşayacak?’ sorusunun cevabı kamu yararı olup olmadığıdır. Buna yapmak gerekiyor. Binaların yüksekliği kentin görüntüsü anlamında değerlendirilebilir. Ama asıl olan şey yüksek büyük binalar yapmak değil kentin dokusunu koruyacak yapılarla vatandaşların orada yaşamasını sağlamak. Ana prensip oradaki vatandaşın refahını arttırmak olmalı” dedi.
HAYAL SATMAK
AK Parti İzmir Milletvekili Cemal Bekle, özellikle roman mahalleleri için yerinde ve sosyal dönüşümün yapılması gerektiğine dikkat çekerek, “Roman mahallerindeki konutların depreme dayanıklılık açısından dönüşmesi gerekiyor fakat bu yapıların yerinde dönüşmesi gerekir. Ege Mahallesi’nde yükselen lüks konutlara roman vatandaşları yerleştireceğiz demek hayal satmaktır.
Roman vatandaşların tabi ki o konutlarda oturmaya hakkı vardır ama o mahallelerde bir gerçeklik var. Mahallelerde istihdam sorununu çözmek gerekiyor. Yaşam standartların iyileştirilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.(M.T)