Savaştaki ülkelerin ekonomisi bizden daha iyi

Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Nobel Ekonomi Ödülü alan Prof. Daron Acemoğlu'nu kutlarken, onun tespitleri çerçevesinde Türk ekonomisinin kırılganlığını anlattı, savaştaki ülkelerin ekonomileriyle kıyasladı

Ege Bölgesi Sanayi Odası Ekim ayı meclis toplantısında konuşan  Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, kurumların nasıl oluştuğu ve refahı nasıl etkilediği konusundaki çalışmalarından dolayı Simon Johnson ve James Robinson ile  2024 Nobel Ekonomi Ödülüne layık görülen Prof. Daron Acemoğlu’nu kutladı.

Ender Yorgancılar, ‘’ Nobel komitesi tarafından yapılan ‘Hukukun üstünlüğünün zayıf olduğu toplumlar ve nüfuzunu kötüye kullanan kurumlar büyüme veya daha iyiye doğru değişim yaratmaz. Ödül sahiplerinin araştırması bunun nedenini anlamamıza yardımcı oldu’ açıklaması, çalışmanın ülkemiz açısından önemini ortaya koyuyor. Yazdığı bir kitapta; Atatürk reformlarını despotlukla suçlayan sözlerini kabul etmemekle birlikte Acemoğlu’nun uzmanı olduğu alandaki sözlerini kıymetli buluyorum. Ülkemizin ihtiyacı olduğu dönemde Hocamızın fikirlerinden yararlanılmasını ümit ediyorum’’ dedi.

Acemoğlu’nun dikkat çektiği konuları da aktaran Yorgancılar, şöyle sıraladı:
1.    Bu kadar insanın göçü çöküşe yol açar, Türkiye bunun eşiğindedir. 
2.    Türkiye’nin verimliliği, üretkenliği arttırması gerek.
3.    İfade özgürlüğü, bilim ve demokrasi her zaman önemli ama gelecek 20 senede daha önemli olacak. Bu konularda geri kalmak Türkiye için masraflı hale gelecek.
4.    Kurumların içinin boşaltılıp çökertilmesi, ülkelerin çöküşüne neden olur. 
5.    Çin modeli ne vaat ederse etsin, kanıtlar demokratik olmayan rejimlerin uzun vadede büyümeyi azalttığını göstermektedir
6.    Demokrasinin halkın desteğini ve güvenini yeniden kazanabilmesi için daha fazla işçi yanlısı ve eşitlikçi olması gerekiyor.
7.    Teknoloji şirketlerinin, ülke ve ülkeler arası güçleri fazla, devletler tarafından sıkı denetlenmeli, yatırımlarını insanların, işçilerin refahına katkıda bulunacak şekilde yönlendirmeli.
8.    Gelir dağılımına göre asgari ücret çok yüksek ama aynı zamanda reel olarak değil, fakirliğe azıcık üstüne koyabiliyor. İstanbul ve Ankara gibi bazı yerlerde  maalesef koyamıyor.''

Kurumlar yeterince güçlü olmadığında iç ve dış şoklar gibi beklenmedik ekonomik gelişmelere karşı, ekonomik kırılganlığın arttığını vurgulayan Yorgancılar, ‘’Yapılan uluslararası çalışmalar, Türkiye’nin kırılganlığını artırdığını ve neden Sayın hocamız gibi uzman görüşlerden yararlanılması gerektiği şu birkaç sonuçta da görülecektir. 
    ''İran, İsrail'e saldıracak'' haberi sonrası İsrail borsası sadece %1 düşerken, bizim borsamız %4 düştü.
    Savaştaki Rusya’nın enflasyonu %8,6
    Savaştaki Ukrayna’nın enflasyonu %8,6
    Türkiye enflasyonu %49,38
    S&P İsrail’in notunu A+’dan A’ya düşürdü. Görünümü de negatif açıklandı. İsrail bu son değerlendirmede hala yatırım yapılabilir ülke statüsünde ve Türkiye notunun 4 kademe üstünde.

Bu kadar kırılgan  yapıyı ancak, akılcıl politikalarla ve yapısal reformlarımızla sağlamlaştırabiliriz. Tek başına enflasyonu, faizi rayına oturtmak yeterli olmayacaktır. Bu hazırlığı geç olmadan yapmak zorundayız’’ diye konuştu.

Savaştaki ülkelerin ekonomisi bizden daha iyi

Küresel ekonomide geçiş sürecine girildiğini belirten Ender Yorgancılar, ‘’Ülkeler kendi planlamaları doğrultusunda faiz indirim sürecine girdi. Bunun bizde bir telaş yaratmamasını, doğru zamanda indirimin yapılmasını ümit ediyorum. Özellikle de biz sanayicilerin katlandığı maliyete değmesini, enflasyonla mücadeleye ivme katmasını bekliyoruz. Bu konuda da merkez bankamıza güvenmek istiyoruz’’ dedi.  

Enflasyon, faizler, yüksek maliyetler, artan vergiler derken ekonomide belirsizliğin devam ettiğini ve yavaşlama süreci giderek belirginleştiğini aktaran Yorgancılar, Hazine ve Maliye Bakanı’nın gündeme ilişkin sözlerini şöyle hatırlattı:
1.    Daraltıcı bir maliye politikası uyguluyoruz. Ekonomide Yavaşlama iddia edildiği kadar büyük değil.
2.    "İstihdamdan taviz verilmedi" Biz gerekirse istihdama yönelik ilave tedbir alırız. 
3.    Her alanda arz yönlü ve verimliliği artıracak dönüşümü başarmalıyız.
4.    Enflasyonu sadece kısa vadeli talebi kısıtlayarak indiremeyiz. 
5.    Çelik kubbe inşası, 5. nesil uçak için savunma sanayiye kaynak gerekli. 
6.    Dış açığın yarısını oluşturan 284 ürünün üretilmesi için sahada olacağız. 2030’a kadar 30 milyar dolarlık yüksek teknoloji yatırımı hedefliyoruz. 
7.    Önceliğimiz yeşil dönüşüm. Güneş ve rüzgarda yabancı yatırım bekliyoruz.
8.    Kiralık araçları %15 azalttık. Hiçbir bakanlık kendisine tahsil edilen harcamanın üstüne çıkamayacak.
9.    Dünyaya kıyasla dış borçluluğumuz düşük. Büyümeye engel değil.
10.    Çevre ve dost ülkelerden tedarik konusunda elimiz güçlü.
11.    Genç nüfus sayesinde önümüzde 18-20 yıllık fırsat penceresi var.

Bu dönemde, Bakanın söylemleri ile birlikte attığı adımların güvenin oluşması ve belirsizliğin kalkması adına büyük önem taşıdığını dile getiren Yorgancılar, ‘’O nedenle de dikkatle takip ediyoruz. Sayın Bakan yavaşlama büyük değil dese de gerek sanayi üretim endeksindeki gerileme gerekse İSO imalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi olan PMI’daki azalma bir süredir üretim daralmasını açıkça ortaya koymakta idi. Son veriler, imalat sanayi üretim endeksinin %5,4 azaldığını, PMI’ın da Covid döneminden sonraki en düşük endekse ulaştığını gösteriyor. Dezenflasyon sürecinde beklenen bir durum olsa da tüm sektörlerin baraj altında kalmış olmasını ve Euro bölgesindeki gerilemeyi de dikkatlerinize sunuyorum. Anketi hazırlayan kurumun direktörü Andrew Harker yavaşlamanın derinleştiğini belirterek PMI verileri endişe verici bir tablo çizdi. Talepteki zayıflık ve yeni sipariş alma konusundaki yaşanan sıkıntılar nedeniyle üretim, istihdam ve satın alma faaliyetleri azaldı” diye konuştu. 
 

Bakmadan Geçme