Soğuk demir ustalığından, mimari çözümlere giden başarı öyküsü

Ceyda ve Nebi Bora çiftinin yolları Hatay’da aynı lisede okurken kesişmiş. 1986 doğumlu Ceyda Bora, liseden sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Bilgisayar Teknolojileri ve Programlama Bölümü’nü bitirmiş. Mezuniyetten sonra Anadolu Lisesi, Halk Eğitim Merkezleri, Ege Ordu’da bilgisayar öğretmenliği yapan Ceyda Bora, aynı süreçte işletme eğitimi  almış. Daha sonra çalışma hayatından çekilip, 3 çocuğunun bakımı ve eğitimi ile ilgilenmeye başlamış. 1983 doğumlu Nebi Bora lise sonrası ticarete yönelmiş. Lise yıllarında soğuk demirci olarak çalışmaya başlayan Bora, bu konuda ilerlemeye karar vermiş. Ustalık belgelerini almış. Alüminyum, pvc, otomasyon sistemleri derken ustalık alanını epey genişletmiş. 

Askerlik sonrası  kendi işyerini açmak için adım atan Nebi Bora, Hatay Üçyol’da pvc, alüminyum, ve demir doğrama üzerine showroom açmış. 2010'da faaliyete başlayan işyeri 2016'ya kadar başarıyla devam etmiş. Elindeki altın bileziği, ustalığı önüne yeni fırsatlar çıkarmış. Ailesini geçindirme sorumluluğu kadar Nebi Bora çalışkanlığı ve yeteneği ile taşaron işler, günlük projelerle çalışmaya devam etmiş. 

Kendini geliştirmeye her zaman hevesli olduğunu söyleyen Nebi Bora, “İnşaatın her aşamasına ilgi duyuyorum. Bu nedenle farklı farklı aşamalarında kendimi geliştirdim. Doğrama işini öğrenirken, onu tamamlayan duvar ve sıva işlerini yaptım. Her işi kendi başınıza yapamazsınız. Ekibe ihtiyaç duyuyorsunuz. İşini iyi yapan ekiplerle çalışıyorum. Bu bana farklı, detaylı projelerde çalışma fırsatı sunuyor” diyor.

Fırsat Seferihisar’dan gelmiş. 4 yıl önce gelen teklifle Seferihisar Sığacık’ta bir grup işadamının kurduğu Hiddenbay Otel’in tadilat işlerini üstlenmiş. Otelin mimari, tadilat, inşaat, dekorasyon, peyzaj alanında tüm işlerini yapıyor. Nebi Bora’nın tüm vaktini ve enerjisini dolduran bu iş, başarısını yükseltmiş. Ceyda Bora çocuklardan arta kalan vaktini eşine destek olmak için kullanmaya başlamış. Ceyda Hanım’ın işletme eğitimi alması Nebi Bey’e büyük destek sağlıyor. 2 yıl önce Ceyda Bora adına  şahıs şirketi kurmuşlar. İşler büyüyüp, şahıs şirketi yetmemeye başlayınca limited şirkete dönme kararı almışlar. Toucan Yapı İnşaat San ve Tic Limited Şirketi  doğmuş. Seferihisar’da yazlık olarak kullandıkları villa ofis ortamına dönüşmüş.

Toucan Yapı & İnşaat olarak,  yenilikçi ve yüksek kaliteli hizmetler sunma hedefiyle yola çıktıklarını, dile getiren Nebi Bora "Uzman ekibimiz, profesyonel yaklaşımımız ile müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel çözümler üreterek, onların hayallerindeki yaşam ve çalışma alanlarını gerçeğe dönüştürüyoruz. Başarımızın temelinde, müşterilerimizin ihtiyaçlarını anlama ve onlara özel çözümler üretme arzusu yatıyor. Her projeye özgü yaklaşım benimseyerek, estetik ve fonksiyonellik arasında mükemmel dengeyi sağlamak için titizlikle çalışıyoruz. Müşteri memnuniyeti ve güveni  en değerli ödüllerden biri, bu değerlere bağlı kalarak sektördeki varlığımızı sürdürmeyi amaçlıyoruz. Sahada geniş ekibe sahibiz. Çalıştığımız insanlara işi öğretecek kadar tecrübe ve eğitime sahibi olduğumuz için işin nasıl yapıldığını, özenin gösterilip gösterilmediğini anlayabiliyorum. Bu da müşteri memnuniyetini arttırıyor. Müşterilerimizin memnuniyeti  her zaman ön planda" diye konuşuyor

Toucan iç mimar, dış mimar, inşaat mühendisi, peyzaj mimarı ve ekibi,harfiyat, izolasyon, havuz yapım ve revize, mobilya, pergole ve otomasyon, elektrik ve su tesisatları ekipleriyle inşaat alanında kaba ve ince işlerdeki ustalara sahip.

Geçmiş yıllarda  projelerde kendi de çalışan Nebi Bora iş organizasyonlarını, iş bağlantılarını yapıyor. Ekibi oturtmak, kontrol, organizasyon bütün vaktini alıyor. 

KÜÇÜK YAŞTA MESLEK LİSESİNE YÖNLENDİRMEK ÖNEMLİ

Nebi Bora, Toucan’ın kuruluşuyla birlikte hedeflerini ve inşaat sektöründeki son durumu şöyle açıklıyor; “İnşaat sektöründe lider marka olmayı hedefleyerek, müşterilerimize kaliteli, estetik ve sürdürülebilir çözümler sunarak kendi inşaatlarıma yönelmek istiyorum. Bölge tercihimiz yok. Türkiye’nin her yerinde çalışabiliriz. Mevcut ekonomik düzende iş yapmak çok zor. Sektördeki asıl sıkıntılardan biri  tecrübeli işçi bulabilmek. Günümüzde usta-çırak ilişkisi eskisi gibi işlemiyor. Bu  bizim de yaşadığımız eleman sıkıntısını doğuruyor. Küçük yaşlardan yetişen işçi kadar kıymetlisi yok. Elemanlarımız her zaman bizim  bir parçamız. İşi bütünüyle iyi yapabilmek için her daim onların varlığına ihtiyacımız var. Bu sebeple eğer istekleri varsa küçük yaştan yönlendirmek, meslek okullarına teşvik etmek çok değerli. Her zaman bunu savunuyoruz. Ben de bu işin mutfağında yetişmiş biri olarak  ara elemanlarımızı desteklemeye devam edeceğim.”