Sütte kriz: Üretici satamıyor, tüketici alamıyor!

İzmir Köy-Koop Birliği Başkanı Neptün Soyer, birlik olarak süt krizi yaşandığını ve kamuoyunu bilgilendirme çabası içinde olduklarını söyledi

2024 yılı sonunda Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından belirlenen soğuk süt için 17,15 TL’lik taban fiyatın, üreticilerin sürdürülebilirliğini sağlamak adına önemli bir adım olsa da, uygulamadaki belirsizlikler ve maliyet artışları süt üreticilerini zor durumda bıraktığını söyleyen İzmir Köy Koop Birliği Başkanı Neptün Soyer, özellikle sıcak süt için taban fiyat belirlenmemesinin, üreticileri büyük bir ekonomik baskı altına soktuğunu açıkladı. USK tarafından yapılan açıklamalarda, 17,15 TL’lik fiyatın üzerine soğutma ve nakliye bedellerinin ekleneceği belirtilmesine rağmen, sanayicilerin bu fiyatı sıcak süt için taban fiyat olarak yorumladığını hatırlatan Soyer, üreticiler ile sanayiciler arasında anlaşmazlıklar doğduğunu ve üreticinin mağdur edildiğini vurguladı.

ÜRETİCİ ZARARINA SATIŞ YAPIYOR!

Süt üreticilerinin, artan yem, enerji, iş gücü ve nakliye maliyetleri karşısında zarar ettiğini ve üretimlerini sürdüremez hale geldiğini söyleyen Neptün Soyer, "Özellikle sözleşme yapamayan üreticiler, sütlerini devletin açıkladığı fiyatın bile altında satmak zorunda kalmakta ve prim desteğinden de yararlanamıyor" dedi.

Neptün Soyer, süt besicisinin taleplerini şöyle sıraladı; "Sıcak süt için taban fiyat belirlenmeli. Üreticilerin maliyetlerini karşılayabilmesi ve zarar etmemesi için sıcak süt fiyatı acilen belirlenmeli ve düzenli olarak güncellenmeli. Destekleme politikaları güçlendirilmeli. Artan maliyetler karşısında üreticilere doğrudan finansal destek sağlanmalı, özellikle yem, enerji ve nakliye maliyetleri sübvanse edilmeli. Sanayicilerle uzun vadeli sözleşmeler yapılmalı. Üreticiler ile sanayiciler arasında adil ve güvenilir sözleşmeler imzalanarak, üreticilerin güvenceli bir şekilde ürünlerini pazarlaması sağlanmalı. Üreticilere yönelik eğitim ve bilgilendirme çalışmaları artırılmalı. Maliyet yönetimi, verimlilik artırma ve sürdürülebilir üretim konularında üreticilere eğitim ve danışmanlık desteği verilmeli."

Soyer, yerel yöneticilere de çağrıda bulunarak, "Ramazan ayı boyunca yerel yönetimler ve merkezi hükümet tarafından üreticilerimizin sütlerinin alınarak peynir, ayran, yoğurt gibi ürünlere dönüştürülmesi ve ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması sağlanmalı. Süt üreticilerinin mağduriyetinin giderilmesi, sadece tarım sektöründeki istikrar için değil, aynı zamanda gıda güvenliği ve tüketicilerin ekonomik kriz karşısında rahat nefes alabilmesi için de kritik bir öneme sahip" diye konuştu.