Tokat beşik gibi! Prof. Dr. Pampal'dan endişe veren açıklama: Hafife almamak lazım!
En son 20 Aralık 1942'de yerel saatle 17.05’te meydana gelen, 3 bin can kaybıyla sonuçlanan 7...
En son 20 Aralık 1942’de yerel saatle 17.05’te meydana gelen, 3 bin can kaybıyla sonuçlanan 7 büyüklüğündeki 1942 Niksar-Erbaa depremi Tokat’ta unutulmaz yaralar açmıştı. Dün yaşanan ve çevre şehirlerden de hissedilen Tokat merkezli depreminden ardından ise bölgede 100’e yakın sarsıntı kaydedildi. “Hafife almamak lazım” diyen Prof. Dr. Süleyman Pampal anlattı.
Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – 18 Nisan 2024’te gece saatlerinde Kandilli Rasathanesi kayıtlarına geçen 2 sarsıntı bölge halkını tedirgin etti. Önce gece 01.06’de Yozgat’ta 4.8, saatler 02.35’i gösterdiğinde ise Tokat’ta 4.1’lik depremler oldu. Dün sabah saatlerinde Milliyet.com.tr özel haber servisi olarak Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı ve Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal ile yaptığımız görüşmede Prof. Dr. Pampal, “Bunlar tali faylar. 5-6 arası depremler de üretebilir. Yani hafife almamak lazım” ifadelerini kullanmıştı. Prof. Dr. Pampal’ın dün sabah 08.29’da bahsettiği bu deprem akşam saat 18.11’de 5.6 büyüklüğünde kayıtlara geçti. Kuzey Anadolu Fayı’nın (KAF) güneyinde Tokat ve Yozgat’ta yaşanan bu depremler ne ifade ediyor? Pek çok kişinin aklına gelen öncü depremlerden biri kaydedilmiş olabilir mi? Bu soruların yanıtını, Prof. Dr. Süleyman Pampal Milliyet.com.tr ile paylaştı.
TOKAT’IN DEPREM GEÇMİŞİ
Tokat merkezli yaşanan en büyük depremlerden biri olan 1942 Niksar -Erbaa Depremi 7 büyüklüğündeydi. Ancak depremin şiddeti daha sonra yapılan çalışmalar sonucu 11 olarak açıklandı. 3 bin kişiyi hayattan koparan deprem 30 saniye sürdü. Depremin ardından yapılan araştırmalara göre, bölgedeki yapıların büyük bir kısmı, depremin şiddetine dayanamayacak şekilde inşa edilmişti. Aynı zamanda, depremin meydana geldiği dönemde, bölgedeki nüfus yoğunluğu ve yapılaşma da depremin şiddetini artıran önemli faktörler arasında yer alıyordu.
Tokat’ta derin yaralar açan tek deprem 1942’deki değildi. Bu depremden 3 yıl önce yaşanan Erzincan depremi, Tokat’ta da hissedilmişti. Hatta il merkezinde 3’ü resmi, 153 bina yıkıldı. Toplamda ise 5’i resmi olmak üzere 643 bina yerle bir oldu. 545 kişi Erzincan merkezli depremde Tokat’ta hayatını kaybetti. 291 de yaralı olduğu kayıtlara geçti. Ancak depremin Tokat ve çevresi için doğurduğu olumsuz sonuç bununla da sınırlı değildi. Niksar ve köylerinde 3’ü resmi, 700 bina yıkılmıştı. 590 kişi yaşamını yitirdi ve bin 100 yaralı olduğu belirlendi.
‘BÖLGEDE ÇOK TALİ FAY VAR’
Kuzey Anadolu Fay Hattı, 1500 kilometre uzunluğunda ve 50 kilometre genişliğinde bir fay zonu. Batıda Çanakkale Biga yarımadasından, doğuda Erzincan’a ve oradan da İran’a kadar uzanan KAF, Tokat ve çevre illeri de deprem riski açısından oldukça hassas bir bölge haline getiriyor. Bölge ayrıca ‘tali faylarla’ çevrili olması dolayısıyla farklı büyüklükte depremler üretme potansiyeline sahip. Tali faylar ve ana fay arasındaki ilişkiyi ve fayların farklı büyüklüklerdeki deprem üretme potansiyellerini Prof. Dr. Süleyman Pampal şöyle açıkladı:
“Ana fayla belli bir açıyla kesişen, ana fayın çevresinde bulunan, karakteri birbirine benzeyen, daha küçük ve daha kısa olan ikincil faylar için tali fay ifadesini kullanıyoruz. Tokat’ta çok tali fay var. KAF 1500 km boyunda 50 km genişliğinde bir ana fay zonu. Kuzeyinde ve güneyinde, kuzey doğu güney batı doğrultusunda faylar var. Bunların en büyüğü Niksar-Erbaa fayı ve bu fay 7 üzerinde deprem üretme potansiyelinde. Tokat-Reşadiye arasında ve Tokat’ın güney batısına doğru, doğrultu atımlı faylar var. Bunlar tali fay 5 ila 6 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip.“
İLK DEPREM ÖNCÜ MÜYDÜ?
Türkiye’de gerçekleşen depremler genellikle öncü bir depremle büyük depremin habercisi olmuyor. Ancak nadir de olsa buna bazı örnekler gösterilebiliyor. Dün Tokat’ta yaşanan 5.6 büyüklüğündeki depremin öncesindeki 4.1’lik sarsıntı da bunlardan biri. 1995’te yaşanan Afyonkarahisar merkezli Dinar Depremi’nde de ana şoktan önce 3’ün üzerindeki büyüklüklerde öncü şoklar kaydedilmişti. Bölge halkı bu sarsıntılar nedeniyle son derece tedirgin olmuştu. Bu nedenle pek çok kişi dışarıda yaşamaya başlamış ve bunun sonucunda ana şok gerçekleştiğinde can kaybı az olmuştu. Ancak ne yazık ki Dinar’daki yaşamı sağlayan hayati sistemlerinin hepsi depremden etkilenmişti.Prof. Dr. Süleyman Pampal da bu depremi örnek göstererek, “Öncü depremler nadiren gerçekleşir. Türkiye’de 1995’te yaşanan Dinar depremi buna örnektir” diye konuştu.
5.6’NIN YOZGAT VE TOKAT’TA BİLANÇOSU: YIKIM
Saat 18.11’de merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde 5.6 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Deprem yerin 5,9 kilometre derinliğinde meydana geldi. Bu depremin ardından en büyüğü 4.4 büyüklüğünde 35 deprem daha kaydedildi. Ancak 5.6 büyüklüğündeki depremde dahi yapı stoku son derece kötü olan Tokat ve Yozgat’ta hasarlı binalar olduğu ihbar edildi.
Tokat’ta 2 ev, 5 ahır ve 2 minarenin hasar aldığını ve Yozgat’ta iki katlı bir evin yıkıldığını ve 8 köyde küçük çaplı hasarların meydana geldiği bilgisi paylaşıldı.
HABER MERKEZİ