Topladığı ve çoğalttığı ata tohumlarına gözü gibi bakıyor
Manisa'nın eteklerine kurulduğu Spil Dağı Milli Parkı'nda 800 metre rakımda bulunan Sultan Yaylası'nda bir buçuk dönümlük...
Manisa’nın eteklerine kurulduğu Spil Dağı Milli Parkı’nda 800 metre rakımda bulunan Sultan Yaylası’nda bir buçuk dönümlük arazi üzerinde yüzlerce atalık tohumun gelecek nesillere ulaşması için çaba gösteren Eyüp Korkmaz, binin üzerindeki atalık tohumunu, her yıl dönüşümlü olarak ekerek çoğaltıyor. Kendisi gibi sayılı insanların atalık tohumlarla ilgilendiğini kaydeden Korkmaz, İsrail’in egemenliğindeki hibrit tohumların hem sağlık açısından hem de özgürlük açısından tehlikeli olduğunu belirterek devletin atalık tohumların tescillenmesi ve üretimine destek vermesi gerektiğini söyledi.
Emekli olduktan sonra 20 yıldır atalık tohum peşinde koştuğunu anlatan Eyüp Korkmaz, “20 seneye yakın tohum peşinde koştum. İlk başladığımda çocukluğumdaki domatesin tadını aramak için yola çıktım. Şimdi belki 500 sayamadığım kadar domates çeşidim var. Biber, patlıcan, fasulye, barbunya, börülce çeşitlerim var. Burada önemli olan çok yer gezdim gezebildiğim kadar ve araştırdığım tek şey eski atalık tohumlar oldu. Tekrar tohumdan tohum elde edebileceğimiz, aynı ürünü elde edebileceğimiz ürünlere atalık tohum diyoruz. Bu bizim atamız veya Bulgaristan’daki, Kanada’daki bir vatandaşın atası olabilir burada önemli olan tohumun evrenselliği. Binin üzerinde elimde tohum çeşidi vardır. Sadece domatesler 500 civarı. Elimden geldiğince bunları dönüşümlü ekmeye çalışıyorum. Burada önemli olan atalık tohum bağımsızlıktır, atalık tohum sağlıktır, özgürlüktür. İnsanlar her işe yatırım yapıyorlar da ‘Mal canın yongasıdır’ diyerek mala yatırım yapıyorlar da esas cana yatırım yok. Gıdalar sağlıklıysa ilaçlara gerek yok ama gıdalar sağlıklı değilse ilaçların da çok faydası olmayacaktır. Geçiştirecek veya oyalayacaktır” dedi.
İHA