Turizm çıkış yolu arıyor

20 yıldır turizm sektörüne hizmet verdiğini belirten Bodrium Hotel & SPA İş Geliştirme Müdürü Özkan Köse, özellikle yeni jenerasyonun farklı kariyer beklentileriyle işe başladığını, ancak maalesef kısa bir süre sonunda işi bıraktığını dile getirdi.

Turizm sektöründe sürekli ifade edilen mutlu misafir kavramına dikkat çeken Özkan Köse, “Mutlu misafir için mutlu çalışanlara ihtiyacımız var” dedi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ile eğitim ve diğer projelerde iş birliği içinde olduklarını kaydeden Özkan Köse, “Öğrenci sayılarının yıllar içinde azalması bile turizm sektörünün insan kaynağı açısından yaşadığı sıkıntıyı gösteriyor. Meslek seçiminde gastronomi gibi alt branşlara kayma söz konusu. Turizm sektöründe en alt kademeden başlayarak ara elemandan yönetim kademelerine kadar personel açığı bulunuyor. Hizmet sektöründe yetişmiş insan kaynağı çok önemli. Üniversiteler ara eleman ve yönetici pozisyonunda insan yetiştiriyor. Ama bellboy, garson, oda temizliği ve resepsiyonist kademelerinde büyük eksik var. Şu anda mevcut insan kaynağı sektörün taleplerine yetişemiyor” diye konuştu.

Sektörde insan kaynağı sirkülasyonunun hizmet kalitesini olumsuz etkilediğine dikkat çeken Köse şöyle devam etti: “Önceden sezon başında kadrolar belirlenirdi, sezon sonuna kadar değişmezdi. Şimdi hızlı sirkülasyon var. Kuşakların değişmesinin de etkisi var. Yeni çalışma arkadaşları iş beğenmiyor, farklı bahanelerle işi bırakıyor. Herkes daha kolay iş istiyor. Turizm ekip işi. Oteller lüks yaşam pazarlar. O standardı sağlamak için çok fazla insan emek harcıyor. Övgüyü vitrindekiler aldığı için meslektaşlarımız genel müdür, ön büro veya satış pazarlama müdürü olurum beklentileriyle geliyor. Geldiklerinde işi öğrenmek için en alt kademeden başlıyorlar. Çıraklığını yapmadığınız hiçbir işin ustası olamazsınız.”

Sektörün genelinde personel sirkülasyonu olduğu için eleman açığının devam ettiğini dile getiren İş Geliştirme Müdürü Özkan Köse şunları söyledi: “Her otelin kendi işleyişi ve standartları var. Bir personelin işe adapte olabilmesi için ortalama 8 ay çalışması lazım. Bizim turnover dediğimiz işe giriş çıkış oranları bir aya kadar düşüyor. Bu sürede onlara ne öğretebiliriz ki? Onlar da müşteriye kaliteli hizmet anlamında ne verebilirler? Bunları sorgulamamız gerekir. Üniversiteler bizi belli bir yere kadar taşıyor. Üniversiteden sonra oryantasyon eğitimi verilmesi önemli. Bu eğitimlerde personel ilk önce odaları, tesisi tanıyor. Yönetimi, işleyişi ve çalışma arkadaşlarını tanıyor. Eğitim bitmiyor departmana göre ihtiyaç analizi çıkartıyoruz. Ön büro, satış pazarlama, kat hizmetleri, F&B departmanı ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. İç eğitimlerde iletişim motivasyon kişisel gelişimin yanı sıra resepsiyonistin eğitimi ve çamaşırhanedeki görevli personelin hangi ürünleri kullanmasına kadar teknik bilgiler de verilebiliyor.”

Köse, “Sürdürülebilir eğitim programı yoksa başarı da yok. Bu nedenle eğitimler sürekli yapılmalı. Bodrum'da bine yakın tesis var. Ancak yüzde 10'a yakını eğitimleri düzenli veriyordur. Standart kaliteye ulaşmış otellerde belli dönemlerde yapılıyor. Sürdürülebilir olması için ayda bir, akademi mantığıyla devamlılığını sağlamalıyız. Eğitimin sonuçları ölçülebilir olmalı. Geribildirimler çok iyi alınmalı. Misafir memnuniyetine veya satışlara nasıl yansıdı? Bunların da ölçümlenebilmesi, yeni eğitim planlamaları ve yol haritası için olmazsa olmazlar arasında” diye konuştu.

Bodrium Hotel & SPA olarak iç eğitimlerle personel motivasyonunu artırıp, hizmet kalitesi ve misafir memnuniyetini yükselttiklerini kaydeden Köse şu ifadeleri kullandı: “Bodrium olarak iç eğitimlerimizde oryantasyon sürecinde personelin hangi departmanda verimli çalışabileceğini de gözlemleme şansımız oluyor. Eğitimler, uygulanabilir hale getirilebildiğinde standart operasyon prosedürleriyle desteklenen kalite sistemlerindeki süreçleri daha iyi hale getiriyor. Çalışanların kurumsal sadakati olmadığında bu müşteri sadakatini olumsuz etkiliyor. Hizmet bütünlüğü ve kalite algısını etkiliyor. Çalışan herkes önce kendisinin değerli olduğunu hissetmek istiyor ve bu doğal. Personel motivasyonu için sezon öncesi, esnası ve sonrası geceler düzenliyoruz, çalışanlarımızın doğum günlerini kutluyoruz. Onların yanında olduğumuzu hissettiriyoruz. Önce çalışanlarımızı mutlu edeceğiz. Elimizden geldiğince sürdürüyoruz. Çalışma arkadaşı iş yerini sahiplenmişse süreç sorunsuz devam ediyor. Yeteneklerine odaklanıp, güçlü yönlerini ortaya çıkarabiliyoruz, onlara kendilerini ifade edebilecekleri uygun ortam yaratmaya çalışıyoruz. Daha akıcı ve sonuç odaklı bir eğitim modeli uygulamış oluyoruz.”

Sektörün hem beyaz hem de mavi yakalı insan kaynağı açığının devam ettiğini belirten Bodrium Hotel & SPA Genel Müdürü Yiğit Girgin “İstihdam ettiğimiz, eğitim verdiğimiz, yatırım yaptığımız insanları kaybetme lüksümüz yok. Yerine koymak zor. Turizm otelcilik mezunlarının tercihi değişiyor. Sektörde kazanç az ve çalışma saati çok. Türk turizminde en büyük engel sürdürülebilir insan kaynağı olmaması. Sadece yönetici ve resepsiyonist değil, bahçıvan, aşçı, teknisyen bulmak zor. Türk Cumhuriyetleri’nden Tayland'dan personel ithal ediyoruz. Çalışan bulmakta zorlanınca çalışan maliyeti artıyor. Bu da oda fiyatlarına yansıyor. Yüksek enflasyonla biz de mücadele ediyoruz. Pahalı turizmin sebebi turizmciler gibi bir yanlış algı var. Turizm farklı sektörleri besleyen bir iş alanı. Bu yüzden desteklenmeli” dedi.