Türkiye'de evde doğum yasal mı?
Evde doğum Türkiye'de yasal mı? Peki ya riskler ve gerçekler? Uzmanlar hangi durumlarda ev doğumunun güvenli olduğunu, hangi şartlarda tehlike taşıdığını anlatıyor. Detaylar haberimizde...
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, evde doğum konusunun Türkiye’de yasal bir hak olduğunu ancak uygulamada çeşitli sınırlamalar bulunduğunu vurguladı. 21-28 Nisan tarihleri arasında kutlanan "Ebeler Haftası" kapsamında değerlendirmelerde bulunan Esencan, evde doğumun doğasına dönüşün hem avantajlarını hem de dikkat edilmesi gereken risklerini ele aldı.
YASAL AMA ŞARTLAR SINIRLI
Türkiye’de evde doğumun yasaklanmadığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, “Hiçbir kanun, bir kadının bebeğini ev ortamında doğurmasını yasaklamaz. Ancak uygulamada durum biraz farklıdır. Sağlık Bakanlığı, doğumların hastane ortamında gerçekleşmesini önermektedir ve devlet güvencesindeki doğum hizmetleri neredeyse sadece hastanelerle sınırlıdır.” dedi.
Evde doğum yapmak isteyen kadınların, kendi imkânlarıyla eğitimli bir ebe ve kadın doğum uzmanı bulması gerektiğini kaydeden Esencan, bu durumun uygulamanın yaygınlaşmasını zorlaştırdığını ifade etti.
PLANLI DOĞUMLAR GÜVENLİ OLABİLİR
Planlı ev doğumlarının, düşük riskli gebeliklerde ve uygun şartlarda, eğitimli ebeler eşliğinde yapıldığında güvenli olabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, kadınların ev ortamında doğumu tercih etmelerinin çeşitli nedenleri olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Kadınların evde doğumu tercih etmesinin başlıca nedenleri arasında; doğum ortamını kontrol edebilmek, istenmeyen tıbbi müdahalelerden kaçınmak, daha sakin bir ortamda doğurmak ve doğumda aktif rol alabilmek yer alıyor. Ayrıca planlı ev doğumlarında; sezaryen, doğum indüksiyonu, epizyotomi gibi müdahaleler daha az sıklıkla uygulanıyor.”
Öte yandan, plansız veya riskli gebeliklerde evde doğumun ciddi sağlık riskleri taşıdığını belirten Esencan, “Özellikle makat geliş, çoğul gebelik veya önceki sezaryen öyküsü olan kadınlarda evde doğum önerilmemektedir.” dedi.
EVDE DOĞUM GÜVENLİ Mİ?
"Evde doğum güvenli mi?" sorusuna yanıt veren Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, doğru koşullarda gerçekleşen planlı ev doğumlarının güvenli olabileceğini söyledi. Esencan, “2019 yılında The Lancet dergisinde yayımlanan ve yaklaşık 500 bin doğum verisini içeren kapsamlı bir sistematik derleme ve meta-analiz, planlı evde doğum ile hastane doğumu arasında yenidoğan veya perinatal ölüm oranlarında anlamlı bir fark olmadığını ortaya koydu. Bu bulgu, doğumun iyi entegre edilmiş sağlık sistemleri içinde, eğitimli ebeler eşliğinde gerçekleştiği sürece evde doğumun güvenli olduğunu güçlü biçimde destekliyor.” ifadelerini kullandı.
ACİL MÜDAHALE ŞART
Acil durumlarda ebelerin donanımlı olması gerektiğini vurgulayan Esencan, “Eğitimli ebeler doğum sırasında gerekli acil müdahaleleri yapabilecek donanıma ve ilaçlara sahip olarak çalışmaktadır. Gerektiğinde hızlı hastane transferi yapılabilecek şekilde organizasyon sağlanır. Nitekim Hollanda’da yapılan bir araştırma, doğum sonrası kanama gibi ciddi bir durumda dahi ebelerin etkin müdahalesiyle annelerin tamamının tamamen iyileştiğini gösterdi.” bilgisini verdi.
Esencan ayrıca, 2023 yılında yayımlanan Cochrane Derlemesi’ne göre, komplikasyonsuz gebeliklerde planlı hastane doğumlarının her zaman daha iyi sonuçlar vermediğini, aksine daha fazla müdahale ve yenidoğan sorunlarıyla ilişkilendirilebildiğini belirtti.
PSİKOLOJİK VE SOSYOLOJİK FAYDALARI
Evde doğumun yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal faydalar sağladığını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, şunları söyledi:
“İngiltere ve İrlanda’da yapılan bir çalışmada, evde doğum yapan kadınların emzirme oranlarının daha yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca, evde doğuma tanıklık eden babalar bu deneyimi ‘büyülü’ ve ‘dönüştürücü’ olarak tanımlamıştır.”
Esencan, Türkiye’de de kadınların doğru bilgiye ulaşarak bilinçli tercihler yapmasının anne ve bebek sağlığı açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
YAŞAYAN KÜLTÜREL MİRAS
Ebelik mesleğinin doğum öncesinden doğum sonrasına kadar kadının yanında olduğunu hatırlatan Esencan, UNESCO'nun ebelik mesleğini “yaşayan kültürel miras” olarak tanımladığını anımsattı.
Türkiye’de ebelik bölümünün üniversite adayları arasında giderek daha fazla ilgi gördüğünü belirten Esencan, “Ebeler sadece doğum gerçekleştiren değil; kadın, bebek ve toplum sağlığını bütüncül olarak destekleyen profesyonellerdir.” dedi.
EVDE DOĞUMA İLGİ ARTTI
Dünyada evde doğumun farklı ülkelerde farklı yaklaşımlarla ele alındığını aktaran Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, “Bu farklar çoğunlukla ülkelerin sağlık sistemleri, doğuma yüklenen anlam, kadının doğumdaki rolü ve sağlık profesyonellerine duyulan güven ile şekilleniyor. Özellikle gelişmiş ülkelerde, evde doğum bir seçenek olarak yeniden önem kazanmaya başladı.” ifadelerini kullandı.
DOĞALA DÖNÜŞ TALEBİ ARTTI
Yüzyıllardır süregelen “kontrollü, steril, tıbbi doğum” anlayışının artık sorgulanmaya başlandığını belirten Esencan, “Doğal yaşam, sağlıklı beslenme, organik yaşam gibi konulara gösterilen ilgi arttıkça, doğuma da ‘doğal’ yaklaşma talebi yükseliyor. Kadınların doğumda daha çok söz sahibi olmak istemesi, evde doğumun da yeniden gündeme gelmesini sağlıyor.” dedi.
Sürecin güvenli yürütülmesi için yasal düzenlemelerin ve ebelik sisteminin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Esencan, “Ebeye yatırım, kadına ve topluma yatırımdır. Ebeler yalnızca bebek doğurtmaz; kadınların doğum gücüne tanıklık eder, sağlık sisteminin insani yüzünü temsil eder.” diyerek sözlerini tamamladı.