• Haberler
  • Gündem
  • Türkiye'de kentsel dönüşüm çalışmaları: Depreme hazır mıyız?

Türkiye'de kentsel dönüşüm çalışmaları: Depreme hazır mıyız?

Son yıllarda Türkiye'de hızla artan kentsel dönüşüm projeleri, deprem riski taşıyan bölgelerdeki yapıları yenileyerek halkı daha güvenli konutlarda yaşatmayı hedefliyor. Ancak bu süreç, pek çok soruyu da beraberinde getiriyor: Gerçekten de Türkiye, olası büyük bir depreme karşı hazırlıklı mı? Kentsel dönüşüm çalışmaları ne kadar etkili ve bu projeler, tüm Türkiye için yeterli güvenliği sağlayacak mı? Detaylar haberimizde:

Kentsel dönüşüm, şehirlerdeki eski, riskli ve depreme dayanıksız yapıların yıkılarak yerine daha sağlam ve modern binaların yapılmasını amaçlayan bir süreçtir. 2012 yılında çıkarılan 6306 sayılı “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun” ile başlatılan kentsel dönüşüm projeleri, özellikle İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Adıyaman gibi büyük şehirlerde hız kazanmış durumda. Bu projelerin temel amacı, olası bir depremde büyük can ve mal kayıplarının önüne geçebilmek.

DEPREME DAYANIKLI YAPILAŞMA VE GÜVENLİ KONUTLAR

Kentsel dönüşümün önemli bir ayağını oluşturan "depreme dayanıklı konutlar" konusu, büyük bir tartışma yaratıyor. Pek çok ilde eski yapıların yıkılmasının ardından inşa edilen yeni binalar, modern deprem yönetmeliklerine uygun olarak yapılıyor. Ancak uzmanlar, dönüşüm sürecinin çok daha kapsamlı bir şekilde yönetilmesi gerektiğini belirtiyor. Özellikle, yapı denetim sistemlerinin doğru işleyip işlemediği, yeni binaların gerçekten güvenli olup olmadığı önemli bir endişe kaynağı.

“HIZLANDIRILMASI GEREKİYOR”

Son yıllarda yapılan konutların büyük çoğunluğu, “Deprem Performans Testi” ve “Zemin Etüdü” gibi kriterlere göre inşa ediliyor. Ancak özellikle İstanbul gibi büyük metropollerde, eski binaların büyük bir kısmı hala risk taşıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Erdik, “İstanbul gibi büyük şehirlerde, kentsel dönüşüm hızı yeterli değil. Şu anki hızla bu şehri depreme hazırlamak çok zor. Bu nedenle dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerekiyor” ifadelerini kullanıyor.

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN SINIRLAMALARI 

Kentsel dönüşümün başarılı olabilmesi için sadece binaların yeniden inşa edilmesi yeterli değil. Mevcut altyapıların güçlendirilmesi, yeşil alanların artırılması, ulaşım ağlarının iyileştirilmesi ve afet yönetimi sistemlerinin geliştirilmesi gibi pek çok farklı alanda da dönüşüm yapılması gerekiyor. Türkiye’de bu alanlarda da adımlar atılmakla birlikte, bazı bölgelerde dönüşüm süreci çok yavaş ilerliyor.

YAŞANAN ZORLUKLAR

Kentsel dönüşüm sürecinin en büyük engellerinden biri, dönüşüm yapılacak alanların büyük bir kısmının hala özel mülkiyete ait olması ve bununla ilgili çıkan hukuki sorunlar. Ayrıca, deprem riski taşıyan bölgelerdeki dönüşüm projeleri bazen ekonomik sebeplerle yavaşlıyor. Dar gelirli ailelerin yaşadığı bazı semtlerde, kentsel dönüşüm projeleri başlamadan önce konutların fiyatları artıyor ve bu durum, yoksul vatandaşların yerinden edilmesine yol açabiliyor.

DEPREM HAZIRLIK DURUMU: NELER YAPILMALI?

Uzmanlar, Türkiye’nin deprem riski taşıyan bölgelerinde yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini ifade ediyor. Ancak sadece yapısal dönüşüm değil, aynı zamanda toplumsal farkındalığın da artırılması gerektiği vurgulanıyor. Deprem bilinci oluşturulmalı, vatandaşlar afet anında ne yapacaklarını öğrenmeli ve toplumsal dayanışma güçlendirilmelidir. Ayrıca, afet sonrası yardım sistemlerinin daha verimli çalışması için altyapının güçlendirilmesi büyük önem taşıyor.

“PROJELER HAZIRLANMALI”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “İstanbul’daki kentsel dönüşüm hızla devam etse de bu hız, büyük bir depremin öncesinde İstanbul’u güvenli bir hale getirmeye yetmez. Bütün Türkiye’de benzer projeler hızlandırılmalı” dedi.

 

Bakmadan Geçme