Ülke değiştirenler nedenlerini anlattı
Yeni İzmir Gazetesi’nden Berivan Kaya’nın haberine göre, Türkiye’de pandemi sonrası derinleşen ekonomik kriz ve yoksulluk, gençleri...
Yeni İzmir Gazetesi’nden Berivan Kaya’nın haberine göre, Türkiye’de pandemi sonrası derinleşen ekonomik kriz ve yoksulluk, gençleri gelecek kaygısıyla baş başa bırakıyor. İmkanı olan yurtdışına giderken, imkanı olmayan ise yurtdışına gitmek için bir yol arıyor. İngiltere’de okumaya giden öğrenciler iki ülke arasında kıyas yaparken, Türkiye’de yaşayan gençler ay sonunu getirmek için kara kara düşünüyor.
6 ay önce İngiltere’ye okumaya giden Sezen Birsu Kahya, “Dışarı çıkarken doğru düzgün giyinemiyordum, utanıyordum, rahatsız hissediyordum. Çevremdekiler üniversite mezunu olmalarına rağmen iş bulamıyorlardı. Bu durum beni korkutuyordu. Mezun olmama 1 yıl kalmış bir öğrenci olarak üniversite sınavına girip, okulum bittikten sonra işsiz kalmayı göze alamadım. Gelecek kaygım oluşmaya başlamıştı. Çok hayalim varken onların suya düşmesini istemiyordum. O yüzden olabildiğince bir çözüm bulmaya çalıştım. Araştırmaya başladım. Buraya geleli daha bir yıl bile olmadı. Ben buraya gelirken pound 19 liraydı. Altı ayda bir pount 35 liraya fırladı. İyi ki de zamanında gelmişim diyorum. Çünkü o zaman gelmemiş olsaydım şu an belki de hiç gelemezdim, ailem bunu karşılayamazdı. Ailem okulumu bile karşılayabilmek için arabasını ve evini satmak zorunda kaldı. Bu durum ülkemizin ekonomisini açıklıyor” dedi.
“GENÇLİĞİMİZİ YAŞAYAMADIK”
İmkanı olan herkesin yurt dışı deneyimi yaşamalarını gerektiğini belirten Kahya, “Şu an İgilizce bilmek bir ayrıcalık bile değil. Ülkemiz bu durumdayken gençleri düşünüyorum. Kendilerine vakit ayırmıyorlar, eğlenemiyorlar. Gençliklerini yaşayamıyorlar. Bu bence en büyük sorunlardan birisi. Her şey çok pahalandı. Kira desen almış başını gitmiş. KYK bursu alamayanlar mesela yurda yerleşemeyenler ne yapacak? Hadi diyelim yurt, şehir dışında üniversite kazandın. Aile masrafları karşılayabilecek durumda değilse ne yapacaksın o zaman? Üniversiteye de mi giremeyecek? Öğrencilerin çoğu bunlarla yüzleşiyor şu an Türkiye’de. Ve bunlara şahit olmak, arkadaşlarımdan duymak vesaire. Beni zaten buraya gelmek için en en çok iten şeylerden birisiydi” ifadelerine yer verdi.
“DÜZEN DEĞİŞTİ”
5 yıldır İngiltere’de eğitim gören Sude Erdoğan, “Ben İngiltere’ye beş yıl önce geldim. Ailem de gelmemi istedi. Ülkemize Suriyelilerin ve göçmenlerin kontrolsüz gelmesinden dolayı, ülkenin biraz daha Araplaşması beni çok etkilemişti, endişeliydik biraz. Gün geçtikçe sosyo kültürel düzen değişiyordu. Artık eskisi kadar rahat olamamaya başlamıştım. Güvende hissetmiyorduk kendimizi. Türkiye’de güzel bir gelecek olduğunu düşünmedim. Burada hayatım daha garantili ve güvence altında. Türkiye’de okurken part time ya da full time çalışsam bile sana layık gördükleri parayla hiçbir şey yapamıyorsun. Burada part time çalışarak bile kiranı çok rahat ödeyebiliyorsun. Türkiye’de daha çok ailene bağımlısın. Burada daha çok şansın olduğu için ailenden kopup maddi manevi kendini daha çok geliştirebiliyorsun. Çünkü sana olanak sunuyor” ifadelerine yer verdi.
“ENFLASYON VAR AMA…”
İngiltere’de de enflasyonun var olduğunu dile getiren Erdoğan, “Burası da pandemi sonrası enflasyonla karşı karşıya, çok pahalılaştı. Ama insanların pahalılıktan yakındıkları şey bile gelen zam bir pount bile değil. Zamlar da genelde az oluyor. Ben geldiğimde çok daha rahat geçiniyordum mesela. Şu an biraz zorlanıyorum. Başka olumsuz yönleri de var. Kültür farklılığı var burada. İnsanlar burada daha bireysel yaşıyor. Yalnızlık çok büyük bir sorun. Bazen gerçekten dışarı çıkıp kahve içecek insan yok. Böyle bir kültürleri yok” diye konuştu.
GELECEK KAYGISI
27 yaşındaki Mehmet Can ise açıklamasında, “Ülkemi seviyorum ancak ekonomik kriz ve bu krizin bedelinin halka ödetilmesi beni üzüyor. Ülkemiz ekonomi de olduğu gibi eğitimde de çöktü. Yıllarca bizler ingilizce dersleri gördük, ancak ülkemizin büyük bir kısmı ingilizce bilmiyor. Ülkemi terk etmek istemem ancak gelecek kaygım çok fazla. Bu ülkenin gençleri daha aydınlık bir gelecek hak ediyor. Yurt dışına gidebilme fırsatım olsaydı eğer bir süreliğine giderdim” dedi.
“YOL ARIYORUM”
Çalıştığı fabrikada sendikalılaşmak için çalışmalarda bulunan 21 yaşındaki Ali Can Kılıç ise açıklamasında, “Tabiki gelecek kaygısı yaşıyorum. Bunun birçok sebebi var. Örnek vermek gerekirse, bir kaç kelime eleştiri yapsam başıma bir şey gelir mi diye korkuyorum. Yarının ne olacağını kestiremediğim bir ülkede geleceğimi nasıl görebilirim ki? Ben ülkemi sadece okumak daha iyi bir eğitim görmek için terk ederim, ederdim. Ama artık bütün çabalarımın, emeklerimin ve benim gibi emek veren insanların uğraşlarının boşa gittiğini görüyorum. Beni bu ülkeye bağlayan şeyler teker teker elimden gidiyorken bende bu ülkede kalamam daha fazla. Yurtdışına gitmek için yollar arıyorum. Bu eğitim olabilir, iş olabilir. Gelecek kaygılarımın orada azalacağını düşünüyorum. Elimde fırsatım olsa orada belli bir süre yaşamak ve hayatıma değer katmak isterim” ifadelerine yer verdi.
“FOTOĞRAFIMIZI KOYMAYIN”
Gençlerin üzerinde kurulan baskı gazetelere demeç vermeye ve fotoğraf koymaya engel oluyor. Yurtdışında kalan gençler aileleri için tedirgin olurken, burada kalanlar ise fotoğrafım çıkarsa iş bulamam korkusuyla kendini gizli tutuyor.
Haber Merkezi