Uyanık beyin ameliyatı | Güvenli müdahale mümkün mü?

Egepol Hastaneleri Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Seyhan Orak, uyanık kraniotomi yöntemiyle gerçekleştirilen beyin tümörü ameliyatlarının, hastaların yaşamsal fonksiyonlarını koruyarak başarılı sonuçlar verdiğini belirtti. Tüm detaylar haberimizde...

Lokal anestezi ve sedasyonla yapılan bu özel cerrahi yöntemin, özellikle hassas beyin bölgelerinde güvenli müdahaleyi mümkün kıldığını ifade etti.

KONUŞARAK VEYA HAREKET ETTİREREK TAKİP 

Hastanın ameliyat sırasında uyanık olduğunu vurgulayan Op. Dr. Orak, “Cerrahi esnada hastayı konuşturabiliyor veya kol-bacak hareketlerini isteyerek tümörün yerini daha güvenli şekilde tespit edebiliyoruz. Bu sayede, konuşma, görme ve hareket merkezlerine zarar vermeden tümörü çıkarabiliyoruz” dedi.

Beyin tümörlerinin iyi ve kötü huylu olarak iki grupta incelendiğini belirten Dr. Orak, kötü huylu olanların çoğunlukla nüks ettiğini, iyi huylu olanların ise cerrahiyle kesin şekilde alınabildiğini söyledi. Uyanık kraniotomi sayesinde motor merkezlere yakın tümörlerin dahi fonksiyon kaybı yaşanmadan çıkarılabildiğini kaydetti.

GENEL ANESTEZİYE ALTERNATİF

Yöntemin hastaya sunduğu avantajlara değinen Dr. Orak, “Bu ameliyatlarda genel anestezi kullanılmıyor. Bu da yoğun bakım sürecini ortadan kaldırıyor. Aynı zamanda iyileşme süresi kısalıyor ve hasta sosyal yaşama daha hızlı dönebiliyor” diye konuştu.

Operasyonun sedasyon ve lokal anestezi altında gerçekleştiğini belirten Orak, anestezi ekibinin tecrübesinin ve hastanenin teknolojik donanımının başarıyı etkileyen önemli unsurlar olduğunu dile getirdi. “Lezyon konuşma merkezine yakınsa hastayı konuşturuyoruz; motor merkeze yakınsa kol ve bacak hareketlerini istiyoruz. Böylece vücut fonksiyonlarını koruyarak minimum hasarla tümörü alabiliyoruz” dedi.

FONKSİYON KAYBI YAŞANMADAN MÜDAHALE MÜMKÜN 

Genel anestezi altında yapılan ameliyatlarda beyin fonksiyonlarının takibinin daha zor olduğunu belirten Dr. Orak, uyanık kraniotominin bu açıdan önemli bir fark yarattığını vurguladı. “Amacımız hastayı fonksiyon kaybına uğratmadan, yaşam kalitesini koruyarak tedavi etmek. Bu teknik, başarı oranını da artırıyor” ifadelerini kullandı.

Ameliyat süresinin lezyonun yerine ve büyüklüğüne bağlı olarak ortalama 2 ila 3 saat sürdüğünü söyleyen Op. Dr. Seyhan Orak, yöntemin modern cerrahi yaklaşımlar arasında yer aldığını sözlerine ekledi.