• Haberler
  • Sağlık
  • Vejetaryen beslenmede doğru planlama hayati önem taşıyor

Vejetaryen beslenmede doğru planlama hayati önem taşıyor

Uzmanlar, son yıllarda popülaritesi artan vejetaryen beslenmenin, dikkatli bir planlama yapılmadığı takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda uyarıyor.

Özellikle B12 vitamini, protein ve omega-3 eksikliklerinin, sinir sistemi başta olmak üzere genel sağlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, dengeli ve yeterli bir beslenme planının, kronik hastalıkların bazı risk faktörlerini yönetmeye yardımcı olabileceğini vurguladı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, vejetaryen beslenmenin doğru planlanmadığında ortaya çıkarabileceği riskler ile ilgili önemli bilgiler paylaştı.

SAĞLIK AÇISINDAN TEHLİKE YARATABİLİR 

Vejetaryen beslenmenin, hayvansal besinlerin tamamen ya da kısmen diyetten çıkarıldığı ve bitkisel kaynaklı besinlerin ön plana çıktığı bir yaşam tarzı olduğunu hatırlatan Yiğit, “Lakto-vejetaryenler sadece süt ürünlerini, ovo-vejetaryenler ise yalnızca yumurtayı tüketir. Lakto-ovo vejetaryenler hem süt ürünlerini hem de yumurtayı dahil ederken, veganlar hayvansal hiçbir ürünü tüketmezler.” bilgisini paylaştı.

Doğru şekilde planlanmayan bir vejetaryen diyetin, protein, demir, çinko, B12 vitamini ve omega-3 yağ asitleri gibi temel besin ögelerinde eksikliğe yol açabileceğini ifade eden Yiğit, “Özellikle B12 vitamini eksikliği, sinir sistemi üzerinde ciddi sorunlara neden olabilir ve takviye alımını zorunlu kılabilir. Ancak dengeli ve yeterli bir planla, bu tarz beslenme kronik hastalıkların bazı risk faktörlerini yönetmeye yardımcı olabilir. Lif içeriği sayesinde sindirim sistemine katkıda bulunarak kilo kontrolünü destekleyebilir. Bu faydalar, diyetteki çeşitliliğe ve besin öğelerinin dengeli alınmasına bağlıdır. Yanlış planlanmış bir diyet sağlık açısından tehlike yaratabilir.” dedi.

HASSAS GRUPLAR İÇİN DİKKATLİ YAKLAŞIM 

Vejetaryen beslenmenin özellikle protein ihtiyacının karşılanması konusunda titizlik gerektirdiğine dikkat çeken Yiğit, “Bitkisel sütler kalsiyum ve bazı mineraller açısından zengin olsa da, protein gereksinimini tam anlamıyla karşılayamaz. Baklagiller, kinoa, chia tohumu gibi protein kaynaklarının dengeli bir şekilde tüketilmesi gereklidir. Sporcular için ise bu beslenme tarzı, protein ve mineral ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalabilir, bu yüzden dikkatle planlanmalı ve gerekli durumlarda ek takviyeler düşünülmelidir.” ifadelerini kullandı.

Özellikle gelişim çağındaki çocuklar, yaşlı bireyler ve kronik hastalığı olan bireyler için bu beslenme tarzının potansiyel riskler barındırabileceğini vurgulayan Yiğit, “Bu grupların ihtiyaç duyduğu besinlerin eksikliği, sağlık problemleri yaratabilir, bu yüzden uzman kontrolünde değerlendirilmelidir. Eksiklikler, takviyelerle veya farklı besin kaynaklarıyla giderilebilir.” diye ekledi.

UZMAN DESTEĞİ ÖNEMLİ 

Vejetaryen beslenmeye geçişin bilinçli bir şekilde yapılması gerektiğinin altını çizen Yiğit, bu sürecin aşamalı olmasının daha sağlıklı olacağını ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı:

“Et tüketimini birden bırakmak yerine, önce haftada birkaç gün bitkisel besinlere ağırlık verilerek başlanabilir. Ayrıca, protein ve diğer mikro besinlerin dengeli alımını sağlamak için bir diyetisyenle kişiye özel bir plan oluşturulmalı ve takviye gereksinimi olup olmadığı uzman tarafından değerlendirilmelidir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları farklıdır. Bu nedenle dengeli ve sağlıklı bir plan, bireyin yaşına, sağlık durumuna ve özel gereksinimlerine göre şekillendirilmelidir.”