‘Yüzde 33 enflasyon birçok değişkene bağlı’

İzmir Ticaret Odası(İZTO) Eylül ayı Meclis Toplantısı İzmir Ticaret toplantı salonunda gerçekleştirildi. Toplantıda Manisa’da düzenlenen Vestel yarı maratonda yarışan İzmir Ticaret Odası çalışanlarına ödül verildi. 50 kişiden oluşan ‘Running Team’ ekibi her kilometre için bir fidan dikimi bağışı yaptı. Açıklanan OVP rakamları hakkında konuşan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, raporun, tutarlı, işlevsel ve öngörülebilir olduğunu belirtti.

“YOL GÖSTERİCİ”

yenikiraz.com internet sitesinden Semi Tektaş’ın haberine göre, açıklanan OVP’nin reel sektöre yol göstereceğine inandıklarını belirten Özgener, “Bu ay ekonomi gündeminin odağını, 2024-2026 Orta Vadeli Programı oluşturdu. Orta Vadeli Program’da, Odamız tarafından da sıkça önerilen öngörülebilirlik, tutarlılık, bütünsellik, işlevsellik gibi temel kavramların ele almasından memnuniyet duyduk. Temel kavramların yanı sıra enflasyonla mücadele, yeşil-dijital dönüşüm, girişimcilik eko sisteminin güçlendirilmesi gibi konuların da, ilk sıralarda yer bulması iş dünyamıza umut ve moral aşıladı. Özellikle, yeşil ve dijital dönüşüm ile Sera OSB’lere yönelik yatırımların OVP kapsamına alınması, mevcut çalışmalarımızın hızlandırılması konusunda bizleri teşvik etti. OVP’nin açıklanmasının hemen ardından ay içerisinde Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve Sayın Ticaret Bakanımız ile yaptığımız toplantılarda da, OVP ve önümüzdeki dönemin ekonomi politikaları hakkında detaylı bilgi edinme imkanı bulduk.  OVP’nin reel sektörümüze yol göstereceğine inanıyoruz. Büyümenin kompozisyonunun ihracat odaklı olarak tasarlanmasından da memnuniyet duyuyoruz. Diğer yandan, enflasyonun OVP’de hedeflenen büyüme oranlarıyla nasıl düşeceğine dair detayların ve hedeflenen yüksek ihracat rakamlarının sağlanmasına ilişkin planlamaların da net olarak paylaşılması gerektiği konusundaki talebimizi dile getirdik. OVP ile ilgili görüşlerimize ilave olarak, tasarruflar, finansmana erişim, teşvik sistemi, vergiler ve işgücü piyasası ilgili olarak toplantılarda birlikte dile getirdiğimiz ve Cumhurbaşkanı Yardımcımız başta olmak üzere Bakan, Bakan Yardımcılarımız ve üst düzey bürokratlar tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda önemli bulduğum noktaları da paylaşmak istiyorum. Önümüzdeki dönemde enflasyonla mücadelenin tavizsiz uygulanmasının  öncelikli hedef olduğunu, tasarrufların artırılması için de aktif politikalar izleneceğini anlıyoruz. Bunun için de TL cinsinden varlıkların reel getirisinin pozitif olmasının önemli olacağı kanaatindeyiz” değerlendirmesinde bulundu.

KONUT PİYASASI

İzmir’de konut piyasasının hareketli olması sebebiyle titizlikle takip edilmeli diyen Özgener, “Konut piyasasında ilk konut sahipliğinin desteklenmesi de belirtilen önemli noktalar arasında yer alıyor. Fakat ikinci ve daha fazla konut sahipliği hususunda, kredi kullandırılmasının özendirilmeyeceğini anlıyoruz. Bu bağlamda, İzmir’de konut piyasasındaki fiyat artışları son yıllarda çok yüksek olduğu için, izlenecek politikaları dikkatli takip etmemiz gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Finansmana erişim, yeni dönemde de gündemimizde olmaya devam edecek.  Seçici kredi politikalarına uygun olarak yatırım, üretim ve ihracatın desteklenmeye devam edileceği görülüyor.

“İŞVERENİN YÜKÜ”

Özgener, “Bir çok defa dile getirdiğimiz enflasyon muhasebesinin 2023 yıl sonunda uygulanacağının bu toplantıda ifade edilmesi oldu.  Bu geçiş ile birlikte 2 yıllık yüksek enflasyon döneminden sonra, gerçek karlılıkları göreceğiz. Finansmana erişimde, bu konunun getireceği değişikliklere hazırlıklı olmamız gerektiği düşüncesindeyim.  Son dönemde şirketlerin finansal yapısında önemli değişikliklere sebep olan başlıca konular arasında; asgari ücretteki artış oranları, EYT ve kıdem tazminatı yer almıştı.  EYT konusunda, işvereni korumak adına çalışanın aynı işyerinde istihdam edilmesi durumunda SGK primine yüzde 5 oranında indirim uygulanması gibi teşvikler, işgücü maliyetlerinin daha fazla artmaması açısından iyi bir uygulama oldu.  Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, işverenin üzerindeki yüklerin daha fazla artmaması ve piyasadaki işgücü esnekliğinin sağlanabilmesi için dile getirilen tüm konu ve çözüm önerileri sonrasında kamuoyundaki algının yönetilmesi noktasında iş dünyamıza önemli bir tavsiyede bulundu. İşveren-işgücü dengesinin sürdürülebilir ticareti artıracak bir şekilde sağlanması için daha fazla veriye dayalı politika önerileri getirmemizin etkili olacağının altını çizerek, sesimizi daha güçlü duyurmamız gerektiği mesajını verdi” açıklamasını yaptı.

BÜTÇE AÇIĞI VURGUSU

Özgener, “OVP’de açıklandığı üzere 2024 yılı enflasyon tahmini beklentisi yüzde 33. Ancak önümüzdeki dönemde bu beklentinin gerçekleşebilmesinin enerji fiyatlarındaki seyre, asgari ücret artışına ve hizmet fiyatlarındaki katılığa bağlı olduğunu düşünüyoruz. Yakın zamanda enerji fiyatlarındaki düşüş, mal fiyatlarındaki güçlü yükselişi yavaşlatırken; asgari ücret artışları hizmet enflasyonun güçlü seyrine neden oldu. Enflasyonu geçmişte TÜFE-ÜFE arasındaki fark tetiklerken, bugün mal ve hizmet enflasyonu arasındaki farkı konuşuyoruz. Önümüzdeki dönemde dikkatli izlememiz gereken konuların ise; mevduat faizi artışlarının kurlara, bütçe açığının ise enflasyona etkisi olduğunu düşünüyorum” dedi.

Haber Merkezi