'Zenginin değil zeytinin yanındayız' çıkışı

Menderes’te zeytin fidanı dağıtımına katılarak üreticilerle bir araya gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetleri yürütülmesinin önünü açan yönetmelik değişikliğine tepki gösterdi

 “DERİN BİR ÜZÜNTÜ VE HAYRETLE KARŞILADIM”

“Fidanlar Bizden Meyveler Sizden” sloganıyla sürdürülen tarımsal destek programı kapsamında Menderes’in Karakuyu köyünde yapılan zeytin fidanı dağıtımına katılan Başkan Tunç Soyer, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Maden Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasına tepki göstererek “Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikle zeytinlik alanlar için verilen ölüm fermanını derin bir üzüntü ve hayretle karşıladım. Zeytin ağaçlarının ‘sonrasında rehabilite edilip eski haline getirilmek’ şartıyla yok edilmesi asla kabul edilmez. Bugün Ege Bölgesi başta olmak üzere Anadolu’nun birçok farklı yeri, asırlık zeytin ağaçlarıyla dolu.” dedi.

“ZEYTİN AĞAÇLARI RESMİ GAZETE’DEN DAHA YAŞLI”

Fidan dağıtımında üretici kadınlar “Zeytinime Dokunma” yazılı dövizlerle Başkan Soyer’i karşıladı. Karakuyu İlkokulu ve Ortaokulu öğrencileri karton ve pet şişe kapaklarından yaptıkları Saat Kulesi maketini Başkan Soyer’e hediye etti. Yüz yaşında bir zeytin ağacını kestikten sonra onun eski haline getirilemeyeceğini dile getiren Başkan Soyer, “Bu yönetmeliğin Türkiye doğasını ve zeytin ekonomimizi de yok edeceğinin farkında değil misiniz? Yok etme hükmü verdiğiniz kimi zeytin ağaçları bin yaşından daha büyük. Hepimizden daha yaşlı. Çok sayıda ülkeden daha yaşlı. Zeytin ağaçları Resmi Gazete’den daha yaşlı. Onlar bize ait değil. Biz onlara aitiz.” diye konuştu.

“ZEYTİN AĞAÇLARINI YOK EDEMEYECEKSİNİZ”

Başkan Soyer, “Büyükşehir Belediyesi bu kabul edilemez düzenlemeye karşı yürütmeyi durdurma talebiyle yönetmeliğin iptali davasını açtı. Bir kez daha yineliyorum; barışın ve bilgeliğin sembolü olan zeytin ağaçlarını yok edemeyeceksiniz. Yaşamı yok edemeyeceksiniz. Çünkü bizim derdimiz yıkmak değil, yapmak. Çünkü biz maden ocaklarını değil, yaşamı ciddiye alıyoruz. Öylesine ciddiye alıyoruz ki yaşamayı, yetmişimizde bile mesela zeytin dikebiliriz. Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil. Yaşamak ağır bastığından. Her daim, her zaman, yaşamak ağır bastığı için… Bu korkunç yönetmeliğin değil, zeytinlerin yanındayız.” dedi. “Bambaşka bir ülkeyi hep birlikte kuracağız.”

“ÜÇ BEŞ ZENGİNİ DAHA DA ZENGİN EDİYORLAR”

Başkan Soyer sözlerini şöyle sürdürdü: “Neden bu bereketli toprakların verdiği ile zenginleşmiyoruz? Hiç düşündünüz mü? Çünkü bu bereketli toprakların ürettiğini, sadece birilerini zengin etmek için kullanıyorlar. Bu bereketi üretenlerin emeğinin karşılığını vermeden sadece üç beş zengini daha da zenginleştirmek için kullanıyorlar. ‘Başka Bir Tarım Mümkün’ derken tam da bunu kast ediyoruz. Başka bir ülke de mümkün. Bu yoksulluğun olmadığı, bu işsizliğin olmadığı başka bir ülke mümkün. Köye geldiğim andan beri, anneler bana evlatlarının özgeçmişlerini veriyorlar. İçim parçalanıyor. Bu topraklar bu yoksulluğu hak etmiyor. Göreceksiniz bambaşka bir ülkeyi hep birlikte kuracağız. Alın terinizin, emeğinizin karşılığını aldığınız bir ülkeyi hep birlikte kuracağız.”