Dr. Akbaş, hastalığın beyin hücrelerindeki azalma, hücreler arası bağlantıların bozulması ve bazı zararlı metabolik atıkların birikmesi sonucu ortaya çıktığını söyledi.
"En erken belirtiler hafıza ile ilgili olan unutkanlık, kişilik ve davranış değişiklikleri, öğrenme ve plan yapmada zorluk, yön bulmada güçlük, şüphecilik, uyku, yeme ve tuvalet alışkanlıklarında değişim, geç evrede yürüme güçlüğü, yutma güçlüğü ve kilo kaybıdır. Yaş ve genetik yatkınlık en büyük risk faktörleridir" diyen Dr. Akbaş, toplumdaki yaş ortalamasının artmasıyla birlikte nörolojik hastalıkların giderek yaygınlaştığına dikkat çekti. Açıklama, 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü kapsamında yapıldı.
Alzheimer riskini artıran etkenler hakkında da bilgi veren Dr. Akbaş, "Hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, sigara, alkol, şeker, yetersiz fiziksel aktivite hastalığın oluşumunu 3 kat artırır. Risk faktörlerinin tedavi edilmesi, sebze ve meyve, balık tüketimini arttırma, yağlı yiyeceklerden kaçınmak, yeni şeyler öğrenmeyi artırmak gerekir" ifadelerini kullandı.
Hastalığın sadece bireyi değil, hasta yakınlarını da etkilediğine değinen Dr. Akbaş, "Çoğu durumda hastalar kadar yakınları da hastalıkların getirdikleri zorluklarla yıpranır, bu nedenle onlara da psikolojik destek gerekir. Halen ülkemizde Alzheimer hastaları ve yakınlarının yaşam stillerini artıracak donanımlı daha fazla merkeze ihtiyaç vardır" dedi.