Okuduğum kitap, felsefe hayal kırıklığından doğmuştur, diyor. Aslında edebiyat da öyle.
Yaşama ve insana dair büyük bir düş kırıklığı hem de… Albert Camus insandan tarafım çünkü
düşüşünü gördüm, demişti. İnsan düştü mü, aşağılık bir varlığa dönüştü mü hani, onu oradan
çıkarmanın yolu zorlu yerlerden geçer. Kant’ın altını çizdiği gibi, her şeyin ya bir fiyatı ya da
haysiyeti vardır. Haysiyeti savunan insan sayısı arttığında bu karanlıktan çıkacağız. Ama bu
nasıl olacak? Böyle bir çağda insan gittikçe düşerken, ona haysiyetini kim hatırlatacak ya da?
Eğitim… Her şeyi bilmek mümkün değil ama bir şeyi çok iyi bilmek için çaba harcamak çok
değerli, ne dersiniz? Ve bilmediklerimizi sahiden emek vererek öğrenmiş insanların
bilgisinden faydalanarak öğrenmeye gayret etmek de önemli. Düşmemek için başını dik
tutabilmiş insanların izini sürmek gerek. Ne olur artık biraz kafamızı kaldırıp, değişmek için
çaba gösterelim… Önce biz… Sonra dünya…
Bugün tarihi bir kitap önermek istedim. Psikolojiye birkaç gün ara verebiliriz. Sultan II.
Abdülhamid döneminde Yıldız Sarayı’na alkollü içkilerin girip girmediği veya sultanın
kendisinin içki içip içmediği konusunda bugüne kadar yapılan tartışmalar rivayetlere
dayanmaktaydı.
Şehzade Osman Ertuğrul Efendi’nin ifadesine dayanarak Abdülhamid’in rom içtiğini iddia
edenler olduğu gibi, kızları Ayşe Sultan ve Şadiye Sultan’ın ifadelerine dayanarak sultanın
abdestsiz yere basmayacak kadar dindar olduğunu söyleyenler de ortaya çıkmıştı.
Pek çok tartışmayı ve linci beraberinde getiren Türk Tarih Kurumu eski başkanı Prof. Dr.
Yusuf Halaçoğlu’nun paylaştığı tek sayfalık belgede “Valide Sultan Tarafından Satın
Alınması İstenen Yiyecekler ve İçecekler” başlığı altında Yıldız Sarayı’na sipariş edilen
içkilerin listesi yer alıyordu.
Tarihçi yazar Ümit Doğan tartışmalara son verecek ve itiraz kabul etmeyecek nitelikte olan
belgenin tamamına yer verdiği kitabında 1883-1885 yılları arasında Yıldız Sarayı’na sipariş
edilen içkilerin kaydedildiği 164 sayfadan oluşan bir defteri okurun bilgisine sunuyor.
Gazneli Devleti’nden başlayarak Osmanlı Devleti’ne Türk saraylarında içkinin yeri ve
önemini resmi belgelerle anlatan kitabı “Yıldız Sarayının İçki Defteri” Destek Yayınları
etiketiyle tüm kitabevlerinde bulmak mümkün.
“OL MAHİLER Kİ DERYA İÇREDÜR DERYAYI BİLMEZLER.” – HAYALÎ
Alkollü içeceklerin yapımı ve tüketilmesinin tarihi, insanlık tarihi kadar eskidir. Alkollü
içeceklerin pek çok hükümdarın sofrasında ve işret meclisi denilen eğlence toplantılarında
önemli bir yere sahip olduğu kaynaklarda görülmektedir. Alkollü içecekler arasında şüphesiz
ki en çok tercih edilen, şarap olmuştur. Şarap, Türk-İslam devletlerinin saraylarında epey ilgi
görmüştür.
Gazneli Devleti’nden başlayarak Osmanlı Devleti’nin son dönemlerine kadar Türk
saraylarında içkinin yerini ve önemini kaynaklarla anlatan bu kitapta, Sultan Abdülhamid’in
içki içip içmediği konusundaki tartışmalara, Yıldız Sarayı’na sipariş edilen içkilerin kayıt
defterine ve defterin yeni harflere çevrilmiş tam metnine de yer verilmiştir.
Osmanlı Arşivi Yıldız Evrakı’nda bulunan “Saraya Alınan İçkilerin Kayıt Defteri” Sultan II.
Abdülhamid döneminde Yıldız Sarayı’na alkollü içeceklerin girip girmediği veya sultanın
kendisinin içki içip içmediği konusunda bugüne kadar yapılan tartışmalara nokta koyacak
nitelikte.
Yorumlar kapalı.